Blog Son Yayınlar

Ceza Hukuku
By Av. Mustafa Kemal Batur / 17 Ocak 2016

4. Yargı Paketi Onaylandı. 6459 sayılı Kanun

İNSAN HAKLARI VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ BAĞLAMINDA BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN

Kanun No. 6459

Kabul Tarihi: 11/4/2013      

MADDE 1- 4/7/1972 tarihli ve 1602 sayılı Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Kanununun 46 ncı maddesinin dördüncü fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir. “Ancak, tam yargı davalarında dava dilekçesinde belirtilen miktar, süre veya diğer usul kuralları gözetilmeksizin nihai karar verilinceye kadar, harcı ödenmek suretiyle bir defaya mahsus olmak üzere artırılabilir ve miktarın artırılmasına ilişkin dilekçe otuz gün içinde cevap verilmek üzere karşı tarafa tebliğ edilir.” MADDE 2- 1602 sayılı Kanunun 64 üncü maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki bent ile maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “ı) Kararın, İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmenin veya eki protokollerin ihlali suretiyle verildiğinin ve hükmün bu aykırılığa dayandığının, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kesinleşmiş kararıyla tespit edilmiş olması. Birinci fıkranın (ı) bendi kapsamına giren kararlar hakkında yargılamanın iadesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararının kesinleştiği tarihten itibaren bir yıl içinde istenebilir.” MADDE 3- 1602 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir. “GEÇİCİ MADDE 5- Bu maddeyi ihdas eden Kanunla, bu Kanunun 46 ncı maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen hüküm, kanun yolu aşaması dâhil, yürürlük tarihinde derdest olan davalarda da uygulanır.” MADDE 4- 6/1/1982 tarihli ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 16 ncı maddesinin dördüncü fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir. “Ancak, tam yargı davalarında dava dilekçesinde belirtilen miktar, süre veya diğer usul kuralları gözetilmeksizin nihai karar verilinceye kadar, harcı ödenmek suretiyle bir defaya mahsus olmak üzere artırılabilir ve miktarın artırılmasına ilişkin dilekçe otuz gün içinde cevap verilmek üzere karşı tarafa tebliğ edilir.” MADDE 5- 2577 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir. “GEÇİCİ MADDE 7- 1. Bu maddeyi ihdas eden Kanunla, bu Kanunun 16 ncı maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen hüküm, kanun yolu aşaması dâhil, yürürlük tarihinde derdest olan davalarda da uygulanır.” MADDE 6- 4/11/1983 tarihli ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10 uncu maddesine sekizinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “Kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılamaması hâlinde, tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren kanuni faiz işletilir.” MADDE 7- 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 6 ncı maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş; dördüncü fıkrasında yer alan “onbin” ibaresi “beş bin” olarak değiştirilmiş ve dördüncü fıkrasının son cümlesi yürürlükten kaldırılmıştır. “Terör örgütlerinin; cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösteren veya öven ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik eden bildiri veya açıklamalarını basanlar veya yayınlayanlar bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” MADDE 8- 3713 sayılı Kanunun 7 nci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “Terör örgütünün; cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde propagandasını yapan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun basın ve yayın yolu ile işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. Ayrıca, basın ve yayın organlarının suçun işlenmesine iştirak etmemiş olan yayın sorumluları hakkında da bin günden beş bin güne kadar adli para cezasına hükmolunur. Aşağıdaki fiil ve davranışlar da bu fıkra hükümlerine göre cezalandırılır: a) Terör örgütünün propagandasına dönüştürülen toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde, kimliklerin gizlenmesi amacıyla yüzün tamamen veya kısmen kapatılması. b) Toplantı ve gösteri yürüyüşü sırasında gerçekleşmese dahi, terör örgütünün üyesi veya destekçisi olduğunu belli edecek şekilde; 1. Örgüte ait amblem, resim veya işaretlerin asılması ya da taşınması, 2. Slogan atılması, 3. Ses cihazları ile yayın yapılması, 4. Terör örgütüne ait amblem, resim veya işaretlerin üzerinde bulunduğu üniformanın giyilmesi.” “Terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına; a) İkinci fıkrada tanımlanan suçu, b) 6 ncı maddenin ikinci fıkrasında tanımlanan suçu, c) 6/10/1983 tarihli ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununun 28 inci maddesinin birinci fıkrasında tanımlanan kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılma suçunu, işleyenler hakkında, 5237 sayılı Kanunun 220 nci maddesinin altıncı fıkrasında tanımlanan suçtan dolayı ayrıca ceza verilmez.” MADDE 9- 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 94 üncü maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “(6) Bu suçtan dolayı zamanaşımı işlemez.” MADDE 10- 5237 sayılı Kanunun 215 inci maddesinde yer alan “kimse,” ibaresinden sonra gelmek üzere “bu nedenle kamu düzeni açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması hâlinde,” ibaresi eklenmiştir. MADDE 11- 5237 sayılı Kanunun 220 nci maddesinin altıncı fıkrasına “Bu fıkra hükmü sadece silahlı örgütler hakkında uygulanır.” cümlesi eklenmiş ve sekizinci fıkrasında yer alan “veya amacının” ibaresi “cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde” şeklinde değiştirilmiştir. MADDE 12- 5237 sayılı Kanunun 235 inci maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “(1) Kamu kurumu veya kuruluşları adına yapılan mal veya hizmet alım veya satımlarına ya da kiralamalara ilişkin ihaleler ile yapım ihalelerine fesat karıştıran kişi, üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” “(3) İhaleye fesat karıştırma suçunun; a) Cebir veya tehdit kullanmak suretiyle işlenmesi hâlinde temel cezanın alt sınırı beş yıldan az olamaz. Ancak, kasten yaralama veya tehdit suçunun daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hâllerinin gerçekleşmesi durumunda, ayrıca bu suçlar dolayısıyla cezaya hükmolunur. b) İşlenmesi sonucunda ilgili kamu kurumu veya kuruluşu açısından bir zarar meydana gelmemiş ise, bu fıkranın (a) bendinde belirtilen hâller hariç olmak üzere, fail hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.” MADDE 13- 5237 sayılı Kanunun 318 inci maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “(1) Askerlik hizmetini yapanları firara sevk edecek veya askerlik hizmetine katılacak olanları bu hizmeti yapmaktan vazgeçirecek şekilde teşvik veya telkinde bulunanlara altı aydan iki yıla kadar hapis cezası verilir.” MADDE 14- 5237 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir. “GEÇİCİ MADDE 1- (1) Bu maddeyi ihdas eden Kanunla, bu Kanunun 235 inci maddesinde yapılan değişiklik sebebiyle görülmekte olan davalarda görevsizlik kararı verilemez.” MADDE 15- 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 105 inci maddesinin birinci fıkrasına birinci cümlesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki cümle eklenmiştir. “Duruşma dışında bu karar verilirken Cumhuriyet savcısı, şüpheli, sanık veya müdafiinin görüşü alınmaz.” MADDE 16- 5271 sayılı Kanunun 108 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “bulundurularak” ibaresinden sonra gelmek üzere “, şüpheli veya müdafii dinlenilmek suretiyle” ibaresi eklenmiştir. MADDE 17- 5271 sayılı Kanunun 141 inci maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir. “k) Yakalama veya tutuklama işlemine karşı Kanunda öngörülen başvuru imkânlarından yararlandırılmayan,” MADDE 18- 5271 sayılı Kanunun 144 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi yürürlükten kaldırılmıştır. MADDE 19- 5271 sayılı Kanunun 172 nci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “(3) Kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın etkin soruşturma yapılmadan verildiğinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kesinleşmiş kararıyla tespit edilmesi üzerine, kararın kesinleşmesinden itibaren üç ay içinde talep edilmesi hâlinde yeniden soruşturma açılır.” MADDE 20- 5271 sayılı Kanunun 270 inci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “(2) 101 ve 105 inci maddeler uyarınca yapılan itiraz üzerine Cumhuriyet savcısından görüş alınması durumunda, bu görüş şüpheli, sanık veya müdafiine bildirilir. Şüpheli, sanık veya müdafii üç gün içinde görüşünü bildirebilir.” MADDE 21- 5271 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir. “GEÇİCİ MADDE 2- (1) İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmenin veya eki protokollerin ihlali suretiyle bir ceza hükmünün verildiğini tespit eden Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kesinleşmiş kararlarından, 15.6.2012 tarihi itibarıyla Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi önünde denetlenmekte bulunanlar bakımından bu Kanunun 311 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uygulanmaz. Bu durumda olanlar, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içinde yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunabilirler.” MADDE 22- 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 334 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan “haklı oldukları yolunda kanaat uyandırmak” ibaresi “taleplerinin açıkça dayanaktan yoksun olmaması” şeklinde değiştirilmiştir. MADDE 23- 6100 sayılı Kanunun 337 nci maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki cümleler eklenmiş ve ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. “Ancak, talep hâlinde inceleme duruşmalı olarak yapılır. Adli yardım taleplerinin reddine ilişkin mahkeme kararlarında sunulan bilgi ve belgelerin kabul edilmeme sebebi açıkça belirtilir.” “(2) Adli yardım talebinin reddine ilişkin kararlara karşı, tebliğinden itibaren bir hafta içinde kararı veren mahkemeye dilekçe vermek suretiyle itiraz edilebilir. Kararına itiraz edilen mahkeme, itirazı incelemesi için dosyayı o yerde adli yardım talebi yapılan hukuk mahkemesinin birden fazla dairesinin bulunması hâlinde, numara olarak kendisini izleyen daireye, son numaralı daire için birinci daireye, o yerde adli yardım talebi yapılan hukuk mahkemesinin tek dairesi bulunması hâlinde ise aynı işlere bakmakla görevli en yakın mahkemeye gönderir. İtiraz incelemesi neticesinde verilen karar kesindir. Adli yardım talebi reddedilirse, ödeme gücünde sonradan gerçekleşen ciddi bir azalmaya dayanılarak tekrar talepte bulunulabilir.” MADDE 24- 6100 sayılı Kanunun 339 uncu maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “(2) Adli yardım kararından dolayı Devletçe ödenen veya muaf tutulan yargılama giderlerinin tahsilinin, adli yardımdan yararlananın mağduriyetine neden olacağı mahkemece açıkça anlaşılırsa, mahkeme, hükümde tamamen veya kısmen ödemeden muaf tutulmasına karar verebilir.” MADDE 25- 13/12/2004 tarihli ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir. “GEÇİCİ MADDE 5- 7 Kasım 1982 tarihinden önce işlemiş olduğu bir suç dolayısıyla hürriyeti bağlayıcı cezaya mahkûm olan kişi hakkında, mahkum olduğu cezanın infazı sürecinde koşullu salıverildikten sonra deneme süresi içinde işlediği yeni bir suç sebebiyle koşullu salıverilme kararı geri alınmaz.” MADDE 26- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer. MADDE 27- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
Bilişim Hukuku
By Av. Mustafa Kemal Batur / 17 Ocak 2016

İnternet ve Hakaret

2012 Eylül aylarında bir haber medyada yılın konularından olmuştu. Haberin başlığı şöyle; “Cumhurbaşkanı’na Facebook’tan hakarete hapis” İnternet üzerinden yapılan hakaretler günümüzde ceza hukuku anlamında işlenen suçların başına geliyor. Klavye arkasından kendi hesabımızdan yada sahte hesaplar ile dilediğimiz kişi hakkında dilediğimiz sitelerden birisinde yazılar yazabiliyoruz. Peki bunun ardından bizi bekleyen sıkıntı ne? İnternet hukuku alanında yaptığım çalışmalar ve gerekli bilgi kütüphanem sayesinde bu sorunun cevabını beraberce bulalım. İnternet ortamında bulunan tüm veriler günümüzde kayıtaltına alınmaktadır. Daha önceleri IP adresleri ve diğer bilgilerin kayıt zorunluluğu olmaması nedeniyle bu konuda bir çok mağduriyetler yaşanmıştı ancak gerek yasalarımız gerek servis ve altyapı sağlayıcılarımız bu konuda artık çok daha sıkı takiplerde bulunmaktalar. İnternet ağının başına yer sağlayıcısı gelmektedir. Yer sağlayıcısı, internet üzerinde bulunan yazıların, resimlerin ve bunun gibi diğer tüm verilerin özel sistem odalarında sunucular içerisinde saklanması işini yapar. Yer sağlayıcısından alınan hizmeti içerik sağlayıcı kullanır. İçerik sağlayıcı, bu sunuculara çeşitli yollardan bilgi ve verileri yükleyerek internet üzerinden dileyen kişilerin erişebilecekleri şekilde yayına açar. Sorumluluk ise bu aşamada karşımıza çıkmaya başlıyor. Çünkü internet üzerinden işlenen bir hakaret suçunda savcılık yer sağlayıcıya bu hakaretin yüklendiği sunucunun kime ait olduğunu ve hangi tarihte kim tarafından bu verinin girildiğini soruyor. Yer sağlayıcı bu sorunun arından  içerik sağlayıcısının bilgilerini savcılığa iletecektir. İçerik sağlayıcı kendisi bu verileri yükledi ise sorumluluk kendisinindir, ancak bir haber sitesi olan içerik sağlayıcının haberine yorum olarak girilen bir hakaret var ise o hakareti giren kişinin bilgileri bu sefer savcılığa ulaştırılacaktır. Tüm bu sürecin ardından aranan kişinin tespit edilmesi işlemine geçilecek ve eğer ki kişi ülke içinden bu işlemi gerçekleştirdi ise tespit edilmesi çok da zor olmayacaktır. Ancak kişinin yurtdışında olması yada yurtdışına ait bir IP’yi kullanarak bu olayı gerçekleştirdi ise tespit aşaması çok daha uzun olacaktır kimi zaman da tespit edilemediğinden savcılık takipsizlik kararı vermektedir. Bu aşamada internet alanında yaptığımız çalışmalar ve internet sektörünün içinden gelen bir ekip sayesinde süreci titizlik ile takip ederek, bilgi ve birikimimizi müvekkillerimizin mağduriyetini en kısa zamanda gidermek için kullanmaktayız. Av. Mustafa Kemal Batur
Bilişim Hukuku
By Av. Mustafa Kemal Batur / 17 Ocak 2016

Internet Üzerinden İşlenen suçlara Dair 5651 Sayılı Kanun (Loglama)

İN­TER­NET  OR­TAMIN­DA   YA­PI­LAN YAYIN­LA­RIN    DÜ­ZEN­LEN­ME­Sİ   VE BU YA­YIN­LAR YO­LUY­LA İŞ­LE­NEN SUÇLAR­LA MÜ­CA­DE­LE EDİL­ME­Sİ

HAKKIN­DA KA­NUN

Kanun No. 5651

Kabul Tarihi : 4/5/2007      

Amaç ve kap­sam MAD­DE 1- (1) Bu Ka­nu­nun amaç ve kap­sa­mı; içe­rik sağ­la­yı­cı, yer sağ­la­yı­cı, eri­şim sağ­la­yı­cı ve top­lu kul­la­nım sağ­la­yı­cı­la­rın yü­küm­lü­lük ve so­rum­lu­luk­la­rı ile in­ter­net or­ta­mın­da iş­le­nen be­lir­li suç­lar­la içe­rik, yer ve eri­şim sağ­la­yı­cı­la­rı üze­rin­den mü­ca­de­le­ye iliş­kin esas ve usûl­le­ri dü­zen­le­mek­tir. Ta­nım­lar MAD­DE 2- (1) Bu Ka­nu­nun uy­gu­la­ma­sın­da; a) Ba­kan­lık: Ulaş­tır­ma Ba­kan­lı­ğı­nı, b) Baş­kan­lık: Ku­rum bün­ye­sin­de bu­lu­nan Te­le­ko­mü­ni­kas­yon İle­ti­şim Baş­kan­lı­ğı­nı, c) Baş­kan: Te­le­ko­mü­ni­kas­yon İle­ti­şim Baş­ka­nı­nı, ç) Bil­gi: Ve­ri­le­rin an­lam ka­zan­mış bi­çi­mi­ni, d) Eri­şim: Bir in­ter­net or­ta­mı­na bağ­la­na­rak kul­la­nım ola­na­ğı ka­za­nıl­ma­sı­nı, e) Eri­şim sağ­la­yı­cı: Kul­la­nı­cı­la­rı­na in­ter­net or­ta­mı­na eri­şim ola­na­ğı sağ­la­yan her tür­lü ger­çek ve­ya tü­zel ki­şi­le­ri, f) İçe­rik sağ­la­yı­cı: İn­ter­net or­ta­mı üze­rin­den kul­la­nı­cı­la­ra su­nu­lan her tür­lü bil­gi ve­ya ve­ri­yi üre­ten, de­ğiş­ti­ren ve sağ­la­yan ger­çek ve­ya tü­zel ki­şi­le­ri, g) İn­ter­net or­ta­mı: Ha­ber­leş­me ile ki­şi­sel ve­ya ku­rum­sal bil­gi­sa­yar sis­tem­le­ri dı­şın­da ka­lan ve ka­mu­ya açık olan in­ter­net üze­rin­de oluş­tu­ru­lan or­ta­mı, ğ) İn­ter­net or­ta­mın­da ya­pı­lan ya­yın: İn­ter­net or­ta­mın­da yer alan ve içe­ri­ği­ne be­lir­siz sa­yı­da ki­şi­le­rin ula­şa­bi­le­ce­ği ve­ri­le­ri, h) İz­le­me: İn­ter­net or­ta­mın­da­ki ve­ri­le­re et­ki et­mek­si­zin bil­gi ve ve­ri­le­rin ta­kip edil­me­si­ni, ı) Ku­rum: Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Ku­ru­mu­nu, i) Top­lu kul­la­nım sağ­la­yı­cı: Ki­şi­le­re bel­li bir yer­de ve bel­li bir sü­re in­ter­net or­ta­mı kul­la­nım ola­na­ğı sağ­la­ya­nı, j) Tra­fik bil­gi­si: İn­ter­net or­ta­mın­da ger­çek­leş­ti­ri­len her tür­lü eri­şi­me iliş­kin ola­rak ta­raf­lar, za­man, sü­re, ya­rar­la­nı­lan hiz­me­tin tü­rü, ak­ta­rı­lan ve­ri mik­ta­rı ve bağ­lan­tı nok­ta­la­rı gi­bi de­ğer­le­ri, k) Ve­ri: Bil­gi­sa­yar ta­ra­fın­dan üze­rin­de  iş­lem ya­pı­la­bi­len her tür­lü de­ğe­ri, l) Ya­yın: İn­ter­net or­ta­mın­da ya­pı­lan ya­yı­nı, m) Yer sağ­la­yı­cı: Hiz­met ve içe­rik­le­ri ba­rın­dı­ran sis­tem­le­ri sağ­la­yan ve­ya iş­le­ten ger­çek ve­ya tü­zel ki­şi­le­ri, ifa­de eder. Bil­gi­len­dir­me yü­küm­lü­lü­ğü MAD­DE 3- (1) İçe­rik, yer ve eri­şim sağ­la­yı­cı­la­rı, yö­net­me­lik­le be­lir­le­nen esas ve usûl­ler çer­çe­ve­sin­de ta­nı­tı­cı bil­gi­le­ri­ni ken­di­le­ri­ne ait in­ter­net or­ta­mın­da kul­la­nı­cı­la­rın ula­şa­bi­le­ce­ği şe­kil­de ve gün­cel ola­rak bu­lun­dur­mak­la yü­küm­lü­dür. (2) Yu­ka­rı­da­ki fık­ra­da be­lir­ti­len yü­küm­lü­lü­ğü ye­ri­ne ge­tir­me­yen içe­rik, yer ve­ya eri­şim sağ­la­yı­cı­sı­na Baş­kan­lık ta­ra­fın­dan iki­bin Ye­ni Türk Li­ra­sın­dan on­bin Ye­ni Türk Li­ra­sı­na ka­dar ida­rî pa­ra ce­za­sı ve­ri­lir. İçe­rik sağ­la­yı­cı­nın so­rum­lu­lu­ğu MAD­DE 4- (1) İçe­rik sağ­la­yı­cı, in­ter­net or­ta­mın­da kul­la­nı­ma sun­du­ğu her tür­lü içe­rik­ten so­rum­lu­dur. (2) İçe­rik sağ­la­yı­cı, bağ­lan­tı sağ­la­dı­ğı baş­ka­sı­na ait içe­rik­ten so­rum­lu de­ğil­dir. An­cak, su­nuş bi­çi­min­den, bağ­lan­tı sağ­la­dı­ğı içe­ri­ği be­nim­se­di­ği ve kul­la­nı­cı­nın söz ko­nu­su içe­ri­ğe ulaş­ma­sı­nı amaç­la­dı­ğı açık­ça bel­li ise ge­nel hü­küm­le­re gö­re so­rum­lu­dur. Yer sağ­la­yı­cı­nın yü­küm­lü­lük­le­ri MAD­DE 5- (1) Yer sağ­la­yı­cı, yer sağ­la­dı­ğı içe­ri­ği kon­trol et­mek ve­ya hu­ku­ka ay­kı­rı bir fa­ali­ye­tin söz ko­nu­su olup ol­ma­dı­ğı­nı araş­tır­mak­la yü­küm­lü de­ğil­dir. (2) Yer  sağ­la­yı­cı,  yer  sağ­la­dı­ğı  hu­ku­ka ay­kı­rı içe­rik­ten, ce­za so­rum­lu­lu­ğu ile il­gi­li hü­küm­ler  sak­lı  kal­mak  kay­dıy­la,  bu  Ka­nu­nun 8 in­ci ve 9 un­cu mad­de­le­ri­ne gö­re ha­ber­dar edil­me­si ha­lin­de ve tek­nik ola­rak im­kân bu­lun­du­ğu öl­çü­de hu­ku­ka ay­kı­rı içe­ri­ği ya­yın­dan kal­dır­mak­la yü­küm­lü­dür. Eri­şim sağ­la­yı­cı­nın yü­küm­lü­lük­le­ri MAD­DE 6- (1) Eri­şim sağ­la­yı­cı; a) Her­han­gi bir kul­la­nı­cı­sı­nın ya­yın­la­dı­ğı hu­ku­ka ay­kı­rı içe­rik­ten, bu Ka­nun hü­küm­le­ri­ne uy­gun ola­rak ha­ber­dar edil­me­si ha­lin­de ve tek­nik ola­rak en­gel­le­me im­kânı bu­lun­du­ğu öl­çü­de eri­şi­mi en­gel­le­mek­le, b) Sağ­la­dı­ğı hiz­met­le­re iliş­kin, yö­net­me­lik­te be­lir­ti­len tra­fik bil­gi­le­ri­ni al­tı ay­dan az ve iki yıl­dan faz­la ol­ma­mak üze­re yö­net­me­lik­te be­lir­le­ne­cek sü­re ka­dar sak­la­mak­la ve bu bil­gi­le­rin doğ­ru­lu­ğu­nu, bü­tün­lü­ğü­nü ve giz­li­li­ği­ni sağ­la­mak­la, c) Fa­ali­ye­ti­ne son ve­re­ce­ği ta­rih­ten en az üç ay ön­ce du­ru­mu Ku­ru­ma, içe­rik sağ­la­yı­cı­la­rı­na ve müş­te­ri­le­ri­ne bil­dir­mek ve tra­fik bil­gi­le­ri­ne iliş­kin ka­yıt­la­rı yö­net­me­lik­te be­lir­ti­len esas ve usûl­le­re uy­gun ola­rak Ku­ru­ma tes­lim et­mek­le, yü­küm­lü­dür. (2) Eri­şim sağ­la­yı­cı, ken­di­si ara­cı­lı­ğıy­la eri­şi­len bil­gi­le­rin içe­rik­le­ri­nin hu­ku­ka ay­kı­rı olup ol­ma­dık­la­rı­nı ve so­rum­lu­lu­ğu ge­rek­ti­rip ge­rek­tir­me­di­ği­ni kon­trol et­mek­le yü­küm­lü de­ğil­dir. (3) Bi­rin­ci fık­ra­nın (b) ve (c) bent­le­rin­de yer alan yü­küm­lü­lük­ler­den bi­ri­ni ye­ri­ne ge­tir­me­yen eri­şim sağ­la­yı­cı­sı­na Baş­kan­lık ta­ra­fın­dan on­binYe­ni Türk Li­ra­sın­dan el­li­bin Ye­ni Türk Li­ra­sı­na ka­dar ida­rî pa­ra ce­za­sı ve­ri­lir. Top­lu kul­la­nım sağ­la­yı­cı­la­rın yü­küm­lü­lük­le­ri MAD­DE 7- (1) Ti­carî amaç­la top­lu kul­la­nım sağ­la­yı­cı­lar, ma­hal­lî mül­kî amir­den izin bel­ge­si al­mak­la yü­küm­lü­dür. İz­ne iliş­kin bil­gi­ler otuz gün için­de ma­hal­lî mül­kî amir ta­ra­fın­dan Ku­ru­ma bil­di­ri­lir. Bun­la­rın de­ne­ti­mi ma­hal­lî mül­kî amir­ler ta­ra­fın­dan ya­pı­lır. İzin bel­ge­si­nin ve­ril­me­si­ne ve de­ne­ti­me iliş­kin esas ve usûl­ler, yö­net­me­lik­le dü­zen­le­nir. (2) Ti­ca­rî amaç­la olup ol­ma­dı­ğı­na ba­kıl­mak­sı­zın bü­tün top­lu kul­la­nım sağ­la­yı­cı­lar, ko­nu­su suç oluş­tu­ran içe­rik­le­re eri­şi­mi ön­le­yi­ci ted­bir­le­ri al­mak­la yü­küm­lü­dür. (3) Bi­rin­ci fık­ra­da be­lir­ti­len yü­küm­lü­lü­ğe ay­kı­rı ha­re­ket eden ki­şi­ye ma­hal­lî mül­kî amir ta­ra­fın­dan üç­bin Ye­ni Türk Li­ra­sın­dan on­beş­bin Ye­ni Türk Li­ra­sı­na ka­dar ida­rî pa­ra ce­za­sı ve­ri­lir. Eri­şi­min en­gel­len­me­si ka­ra­rı ve ye­ri­ne ge­ti­ril­me­si MAD­DE 8- (1) İn­ter­net or­ta­mın­da ya­pı­lan ve içe­ri­ği aşa­ğı­da­ki suç­la­rı oluş­tur­du­ğu hu­su­sun­da ye­ter­li şüp­he se­be­bi bu­lu­nan ya­yın­lar­la il­gi­li ola­rak eri­şi­min en­gel­len­me­si­ne ka­rar ve­ri­lir: a) 26/9/2004 ta­rih­li ve 5237 sa­yı­lı Türk Ce­za Ka­nu­nun­da yer alan; 1) İn­ti­ha­ra yön­len­dir­me (mad­de 84), 2) Ço­cuk­la­rın cin­sel is­tis­ma­rı (mad­de 103, bi­rin­ci fık­ra), 3) Uyuş­tu­ru­cu ve­ya uya­rı­cı mad­de kul­la­nıl­ma­sı­nı ko­lay­laş­tır­ma (mad­de 190), 4) Sağ­lık için teh­li­ke­li mad­de te­mi­ni (mad­de 194), 5) Müs­teh­cen­lik (mad­de 226), 6) Fu­huş (mad­de 227), 7) Ku­mar oy­nan­ma­sı için yer ve im­kân sağ­la­ma (mad­de 228), suç­la­rı. b) 25/7/1951 ta­rih­li ve 5816 sa­yı­lı Ata­türk Aley­hi­ne İş­le­nen Suç­lar Hak­kın­da Ka­nun­da yer alan suç­lar. (2) Eri­şi­min en­gel­len­me­si ka­ra­rı, so­ruş­tur­ma ev­re­sin­de hâ­kim, ko­vuş­tur­ma ev­re­sin­de ise mah­ke­me ta­ra­fın­dan ve­ri­lir. So­ruş­tur­ma ev­re­sin­de, ge­cik­me­sin­de sa­kın­ca bu­lu­nan haller­de Cum­hu­ri­yet sav­cı­sı ta­ra­fın­dan da eri­şi­min en­gel­len­me­si­ne ka­rar ve­ri­le­bi­lir. Bu du­rum­da Cum­hu­ri­yet sav­cı­sı ka­ra­rı­nı yir­mi­dört sa­at için­de hâki­min ona­yı­na su­nar ve hâkim, ka­ra­rı­nı en geç yir­mi­dört sa­at için­de ve­rir. Bu sü­re için­de ka­ra­rın onay­lan­ma­ma­sı halin­de ted­bir, Cum­hu­ri­yet sav­cı­sı ta­ra­fın­dan der­hal kal­dı­rı­lır. Ko­ru­ma ted­bi­ri ola­rak ve­ri­len eri­şi­min en­gel­len­me­si­ne iliş­kin ka­ra­ra 4/12/2004 ta­rih­li ve 5271 sa­yı­lı Ce­za Mu­ha­ke­me­si Ka­nu­nu hü­küm­le­ri­ne gö­re iti­raz edi­le­bi­lir. (3) Hâ­kim, mah­ke­me ve­ya Cum­hu­ri­yet sav­cı­sı ta­ra­fın­dan ve­ri­len eri­şi­min en­gel­len­me­si ka­ra­rı­nın bi­rer ör­ne­ği, ge­re­ği ya­pıl­mak üze­re Baş­kan­lı­ğa gön­de­ri­lir. (4) İçe­ri­ği bi­rin­ci fık­ra­da be­lir­ti­len suç­la­rı oluş­tu­ran ya­yın­la­rın içe­rik ve­ya yer sağ­la­yı­cı­sı­nın yurt dı­şın­da bu­lun­ma­sı ha­lin­de ve­ya içe­rik ve­ya yer sağ­la­yı­cı­sı yurt için­de bu­lun­sa bi­le, içe­ri­ği bi­rin­ci fık­ra­nın (a) ben­di­nin (2) ve (5) nu­ma­ra­lı alt bent­le­rin­de ya­zı­lı suç­la­rı oluş­tu­ran ya­yın­la­ra iliş­kin ola­rak eri­şi­min en­gel­len­me­si ka­ra­rı re’sen Baş­kan­lık ta­ra­fın­dan ve­ri­lir.  Bu ka­rar, eri­şim sağ­la­yı­cı­sı­na bil­di­ri­le­rek ge­re­ği­nin ye­ri­ne ge­ti­ril­me­si is­te­nir. (5) Eri­şi­min en­gel­len­me­si ka­ra­rı­nın ge­re­ği, der­hal ve en geç ka­ra­rın bil­di­ril­me­si anın­dan iti­ba­ren yir­mi­dört sa­at için­de ye­ri­ne ge­ti­ri­lir. (6) Baş­kan­lık ta­ra­fın­dan ve­ri­len eri­şi­min en­gel­len­me­si ka­ra­rı­nın ko­nu­su­nu oluş­tu­ran ya­yı­nı ya­pan­la­rın kim­lik­le­ri­nin be­lir­len­me­si ha­lin­de, Baş­kan­lık ta­ra­fın­dan, Cum­hu­ri­yet baş­sav­cı­lı­ğı­na suç du­yu­ru­sun­da bu­lu­nu­lur. (7) So­ruş­tur­ma so­nu­cun­da ko­vuş­tur­ma­ya yer ol­ma­dı­ğı ka­ra­rı ve­ril­me­si ha­lin­de, eri­şi­min en­gel­len­me­si ka­ra­rı ken­di­li­ğin­den hü­küm­süz ka­lır. Bu du­rum­da Cum­hu­ri­yet sav­cı­sı, ko­vuş­tur­ma­ya yer ol­ma­dı­ğı ka­ra­rı­nın bir ör­ne­ği­ni Baş­kan­lı­ğa gön­de­rir. (8) Ko­vuş­tur­ma ev­re­sin­de be­ra­at ka­ra­rı ve­ril­me­si ha­lin­de, eri­şi­min en­gel­len­me­si ka­ra­rı ken­di­li­ğin­den hü­küm­süz ka­lır. Bu du­rum­da mah­ke­me­ce be­ra­at ka­ra­rı­nın bir ör­ne­ği Baş­kan­lı­ğa gön­de­ri­lir. (9) Ko­nu­su bi­rin­ci fık­ra­da sa­yı­lan suç­la­rı oluş­tu­ran içe­ri­ğin ya­yın­dan çı­ka­rıl­ma­sı ha­lin­de; eri­şi­min en­gel­len­me­si ka­ra­rı, so­ruş­tur­ma ev­re­sin­de Cum­hu­ri­yet sav­cı­sı, ko­vuş­tur­ma ev­re­sin­de mah­ke­me ta­ra­fın­dan kal­dı­rı­lır. (10) Ko­ru­ma ted­bi­ri ola­rak ve­ri­len eri­şi­min en­gel­len­me­si ka­ra­rı­nın ge­re­ği­ni ye­ri­ne ge­tir­me­yen yer ve­ya eri­şim sağ­la­yı­cı­la­rı­nın so­rum­lu­la­rı, fi­il da­ha ağır ce­za­yı ge­rek­ti­ren baş­ka bir suç oluş­tur­ma­dı­ğı tak­dir­de, al­tı ay­dan iki yı­la ka­dar ha­pis ce­za­sı ile ce­za­lan­dı­rı­lır. (11) İda­rî ted­bir ola­rak ve­ri­len eri­şi­min en­gel­len­me­si ka­ra­rı­nın ye­ri­ne ge­ti­ril­me­me­si ha­lin­de, Baş­kan­lık ta­ra­fın­dan eri­şim sağ­la­yı­cı­sı­na, on­binYe­ni Türk Li­ra­sın­dan yüz­bin Ye­ni Türk Li­ra­sı­na ka­dar ida­rî pa­ra ce­za­sı ve­ri­lir. İda­rî pa­ra ce­za­sı­nın ve­ril­di­ği an­dan iti­ba­ren yir­mi­dört sa­at için­de ka­ra­rın ye­ri­ne ge­ti­ril­me­me­si ha­lin­de ise Baş­kan­lı­ğın ta­le­bi üze­ri­ne Ku­rum ta­ra­fın­dan yet­ki­len­dir­me­nin ip­ta­li­ne ka­rar ve­ri­le­bi­lir. (12) Bu Ka­nun­da ta­nım­la­nan ka­ba­hat­ler do­la­yı­sıy­la Baş­kan­lık ve­ya Ku­rum ta­ra­fın­dan ve­ri­len ida­rî pa­ra ce­za­la­rı­na iliş­kin ka­rar­la­ra kar­şı, 6/1/1982 ta­rih­li ve 2577 sa­yı­lı İda­rî Yar­gı­la­ma Usu­lü Ka­nu­nu hü­küm­le­ri­ne gö­re ka­nun yo­lu­na baş­vu­ru­la­bi­lir. İçe­ri­ğin ya­yın­dan çı­ka­rıl­ma­sı ve ce­vap hak­kı MAD­DE 9- (1) İçe­rik ne­de­niy­le hak­la­rı ihlâl edil­di­ği­ni id­dia eden ki­şi, içe­rik sağ­la­yı­cı­sı­na, bu­na ula­şa­ma­ma­sı ha­lin­de yer sağ­la­yı­cı­sı­na baş­vu­ra­rak ken­di­si­ne iliş­kin içe­ri­ğin ya­yın­dan çı­ka­rıl­ma­sı­nı ve ya­yın­da­ki kap­sa­mın­dan faz­la ol­ma­mak üze­re ha­zır­la­dı­ğı ce­va­bı bir haf­ta sü­rey­le in­ter­netor­ta­mın­da ya­yım­lan­ma­sı­nı is­te­ye­bi­lir. İçe­rik ve­ya yer sağ­la­yı­cı ken­di­si­ne ulaş­tı­ğı ta­rih­ten iti­ba­ren iki gün için­de, ta­le­bi ye­ri­ne ge­ti­rir. Bu sü­re zar­fın­da ta­lep ye­ri­ne ge­ti­ril­me­di­ği tak­dir­de red­de­dil­miş sa­yı­lır. (2) Ta­le­bin red­de­dil­miş sa­yıl­ma­sı ha­lin­de, ki­şi on­beş gün için­de yer­le­şim ye­ri sulh ce­za mah­ke­me­si­ne baş­vu­ra­rak, içe­ri­ğin ya­yın­dan çı­ka­rıl­ma­sı­na ve ya­yın­da­ki kap­sa­mın­dan faz­la ol­ma­mak üze­re ha­zır­la­dı­ğı ce­va­bın bir haf­ta sü­rey­le in­ter­net or­ta­mın­da ya­yım­lan­ma­sı­na ka­rar ve­ril­me­si­ni is­te­ye­bi­lir. Sulh ce­za hâki­mi bu ta­le­bi üç gün için­de du­ruş­ma yap­mak­sı­zın ka­ra­ra bağ­lar. Sulh ce­za hâki­mi­nin ka­ra­rı­na kar­şı Ce­za Mu­ha­ke­me­si Ka­nu­nu hü­küm­le­ri­ne gö­re iti­raz yo­lu­na gi­di­le­bi­lir. (3) Sulh ce­za hâ­ki­mi­nin ke­sin­le­şen ka­ra­rı­nın, bi­rin­ci fık­ra­ya gö­re ya­pı­lan baş­vu­ru­yu ye­ri­ne ge­tir­me­yen içe­rik ve­ya yer sağ­la­yı­cı­sı­na teb­li­ğin­den iti­ba­ren iki gün için­de içe­rik ya­yın­dan çı­ka­rı­la­rak ha­zır­la­nan ce­va­bın ya­yım­lan­ma­sı­na baş­la­nır. (4) Sulh ce­za hâki­mi­nin ka­ra­rı­nı bu mad­de­de be­lir­ti­len şart­la­ra uy­gun ola­rak ve sü­re­sin­de ye­ri­ne ge­tir­me­yen so­rum­lu ki­şi, al­tı ay­dan iki yı­la ka­dar ha­pis ce­za­sı ile ce­za­lan­dı­rı­lır. İçe­rik ve­ya yer sağ­la­yı­cı­nın tü­zel ki­şi ol­ma­sı ha­lin­de, bu fık­ra hük­mü ya­yın so­rum­lu­su hak­kın­da uy­gu­la­nır. İda­rî ya­pı ve gö­rev­ler MAD­DE 10- (1) Ka­nun­la ve­ri­len gö­rev­ler, Ku­rum bün­ye­sin­de bu­lu­nan Baş­kan­lık­ça ye­ri­ne ge­ti­ri­lir. (2) Bu Ka­nun­la ek­li lis­te­de­ki kad­ro­lar ih­das edi­le­rek Baş­kan­lı­ğın hiz­met­le­rin­de kul­la­nıl­mak üze­re 5/4/1983 ta­rih­li ve 2813 sa­yı­lı Tel­siz Ka­nu­nu­na ek­li (II) sa­yı­lı lis­te­ye ek­len­miş­tir. Baş­kan­lık bün­ye­sin­de­ki ile­ti­şim uz­man­la­rı­na, Ku­rum­da ça­lı­şan Te­le­ko­mü­ni­kas­yon Uz­man­la­rı­na uy­gu­la­nan ma­lî, sos­yal hak ve yar­dım­la­ra iliş­kin hü­küm­ler uy­gu­la­nır. İle­ti­şim Uz­ma­nı ola­rak Baş­kan­lı­ğa ata­nan per­so­ne­lin hak­la­rı sak­lı kal­mak kay­dıy­la, ka­ri­yer sis­te­mi, Ka­nu­nun yü­rür­lü­ğe gir­di­ği ta­rih­ten iti­ba­ren al­tı ay için­de çı­ka­rı­la­cak yö­net­me­lik­le dü­zen­le­nir. (3) Baş­kan­lı­ğa Ka­nun­la ve­ri­len gö­rev­le­re iliş­kin ola­rak ya­pı­la­cak her tür­lü mal ve­ya hiz­met alım­la­rı, ce­za ve iha­le­ler­den ya­sak­la­ma iş­le­ri ha­riç, 4/1/2002 ta­rih­li ve 4734 sa­yı­lı Ka­mu İha­le Ka­nu­nu ile 5/1/2002 ta­rih­li ve 4735 sa­yı­lı Ka­mu İha­le Söz­leş­me­le­ri Ka­nu­nu hü­küm­le­ri­ne tâ­bi ol­mak­sı­zın Ku­rum büt­çe­sin­den kar­şı­la­nır. (4) Ka­nun­lar­la ve­ri­len di­ğer yet­ki ve gö­rev­le­ri sak­lı kal­mak kay­dıy­la, Baş­kan­lı­ğın bu Ka­nun kap­sa­mın­da­ki gö­rev ve yet­ki­le­ri şun­lar­dır: a) Ba­kan­lık, kol­luk kuv­vet­le­ri, il­gi­li ka­mu ku­rum ve ku­ru­luş­la­rı ile içe­rik, yer ve eri­şim sağ­la­yı­cı­lar ve il­gi­li si­vil top­lum ku­ru­luş­la­rı ara­sın­da ko­or­di­nas­yon oluş­tu­ra­rak in­ter­net or­ta­mın­da ya­pı­lan ve bu Ka­nun kap­sa­mı­na gi­ren suç­la­rı oluş­tu­ran içe­ri­ğe sa­hip fa­ali­yet ve ya­yın­la­rı ön­le­me­ye yö­ne­lik ça­lış­ma­lar yap­mak, bu amaç­la, ge­rek­ti­ğin­de, her tür­lü gi­der­le­ri yö­net­me­lik­le be­lir­le­ne­cek esas ve usûl­ler da­hi­lin­de Ku­rum­ca kar­şı­la­na­cak ça­lış­ma ku­rul­la­rı oluş­tur­mak. b) İn­ter­net or­ta­mın­da ya­pı­lan ya­yın­la­rın içe­rik­le­ri­ni iz­le­ye­rek, bu Ka­nun kap­sa­mı­na gi­ren suç­la­rın iş­len­di­ği­nin tes­pi­ti ha­lin­de, bu ya­yın­la­ra eri­şi­min en­gel­len­me­si­ne yö­ne­lik ola­rak bu Ka­nun­da ön­gö­rü­len ge­rek­li ted­bir­le­ri al­mak. c) İn­ter­net or­ta­mın­da ya­pı­lan ya­yın­la­rın içe­rik­le­ri­nin iz­len­me­si­nin han­gi se­vi­ye, za­man ve şe­kil­de ya­pı­la­ca­ğı­nı be­lir­le­mek. ç) Ku­rum ta­ra­fın­dan iş­let­me­ci­le­rin yet­ki­len­di­ril­me­le­ri ile mül­kî ida­re amir­le­rin­ce ti­ca­rî amaç­lı top­lu kul­la­nım sağ­la­yı­cı­la­ra ve­ri­le­cek izin bel­ge­le­rin­de fil­tre­le­me ve blo­ke et­me­de kul­la­nı­la­cak sis­tem­le­re ve ya­pı­la­cak dü­zen­le­me­le­re yö­ne­lik esas ve usûl­le­ri be­lir­le­mek. d) İn­ter­net or­ta­mın­da­ki ya­yın­la­rın iz­len­me­si su­re­tiy­le bu Ka­nu­nun 8 in­ci mad­de­si­nin bi­rin­ci fık­ra­sın­da sa­yı­lan suç­la­rın iş­len­me­si­ni ön­le­mek için iz­le­me ve bil­gi ih­bar mer­ke­zi da­hil, ge­rek­li her tür­lü tek­nik alt­ya­pı­yı kur­mak ve­ya kur­dur­mak, bu alt­ya­pı­yı iş­let­mek ve­ya iş­le­til­me­si­ni sağ­la­mak. e) İn­ter­net or­ta­mın­da her­ke­se açık çe­şit­li ser­vis­ler­de ya­pı­la­cak fil­tre­le­me, per­de­le­me ve iz­le­me esas­la­rı­na gö­re do­na­nım üre­til­me­si ve­ya ya­zı­lım ya­pıl­ma­sı­na iliş­kin as­ga­ri kri­ter­le­ri be­lir­le­mek. f) Bi­li­şim ve in­ter­net ala­nın­da­ki ulus­la­ra­ra­sı ku­rum ve ku­ru­luş­lar­la iş­bir­li­ği ve ko­or­di­nas­yo­nu sağ­la­mak. g) Bu Ka­nu­nun 8 in­ci mad­de­si­nin bi­rin­ci fık­ra­sın­da sa­yı­lan suç­la­rın, in­ter­net or­ta­mın­da iş­len­me­si­ni ko­nu alan her tür­lü tem­si­li gö­rün­tü, ya­zı ve­ya ses­le­ri içe­ren ürün­le­rin ta­nı­tı­mı, ül­ke­ye so­kul­ma­sı, bu­lun­du­rul­ma­sı, ki­ra­ya ve­ril­me­si ve­ya sa­tı­şı­nın ön­len­me­si­ni te­mi­nen yet­ki­li ve gö­rev­li kol­luk kuv­vet­le­ri ile so­ruş­tur­ma mer­ci­le­ri­ne, tek­nik im­kân­la­rı da­hi­lin­de ge­re­ken her tür­lü yar­dım­da bu­lun­mak ve ko­or­di­nas­yo­nu sağ­la­mak. (5) Başkanlık; Bakanlık tarafından 3348 sayılı Ulaştırma Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun ek 1 inci maddesi uyarınca, Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, çocuk, kadın ve aileden sorumlu Devlet Bakanlığı ile Kurum ve ihtiyaç duyulan diğer bakanlık, kamu kurum ve kuruluşları ile internet servis sağlayıcıları ve ilgili sivil toplum kuruluşları arasından seçilecek bir temsilcinin katılımı suretiyle teşkil edilecekİnternet Kurulu ile gerekli işbirliği ve koordinasyonu sağlar; bu Kurulca izleme, filtreleme ve engelleme yapılacak içeriği haiz yayınların tespiti ve benzeri konularda yapılacak öneriler ile ilgili gerekli her türlü tedbir veya kararları alır. Yö­net­me­lik­ler MAD­DE 11- (1) Bu Ka­nu­nun uy­gu­lan­ma­sı­na iliş­kin esas ve usûl­ler, Ada­let, İçiş­le­ri ve Ulaş­tır­ma ba­kan­lık­la­rı­nın gö­rüş­le­ri alı­na­rak Baş­ba­kan­lık ta­ra­fın­dan çı­ka­rı­la­cak yö­net­me­lik­ler­le dü­zen­le­nir. Bu yö­net­me­lik­ler, Ka­nu­nun yü­rür­lü­ğe gir­di­ği ta­rih­ten iti­ba­ren dört ay için­de çı­ka­rı­lır. (2) Yer ve­ya eri­şim sağ­la­yı­cı ola­rak fa­ali­yet ic­ra et­mek is­te­yen ki­şi­le­re, te­le­ko­mü­ni­kas­yon yo­luy­la ile­ti­şim ko­nu­sun­da yet­ki­len­dir­me bel­ge­si olup ol­ma­dı­ğı­na ba­kıl­mak­sı­zın, yer ve­ya eri­şim sağ­la­yı­cı ola­rak fa­ali­yet ic­ra et­me­si ama­cıy­la yet­ki­len­dir­me bel­ge­si ve­ril­me­si­ne iliş­kin esas ve usûl­ler, Ku­rum ta­ra­fın­dan çı­ka­rı­la­cak yö­net­me­lik­le dü­zen­le­nir. Bu yö­net­me­lik, Ka­nu­nun yü­rür­lü­ğe gir­di­ği ta­rih­ten iti­ba­ren beş ay için­de çı­ka­rı­lır. İl­gi­li ka­nun­lar­da ya­pı­lan de­ği­şik­lik­ler MAD­DE 12- (1) 4/2/1924 ta­rih­li ve 406 sa­yı­lı Tel­graf ve Te­le­fon Ka­nu­nu­nun 2 nci mad­de­si­nin (f) ben­di­ne aşa­ğı­da­ki cüm­le ek­len­miş­tir. “Bu ida­rî pa­ra ce­za­la­rı­na iliş­kin ka­rar­la­ra kar­şı, 6/1/1982 ta­rih­li ve 2577 sa­yı­lı İda­rî Yar­gı­la­ma Usu­lü Ka­nu­nu hü­küm­le­ri­ne gö­re ka­nun yo­lu­na baş­vu­ru­la­bi­lir.” (2) 4/7/1934 ta­rih­li ve 2559 sa­yı­lı Po­lis Va­zi­fe ve Sa­la­hi­yet Ka­nu­nu­nun ek 7 n­ci mad­de­si­nin onun­cu fık­ra­sı­nın bi­rin­ci cüm­le­sin­de yer alan “be­lir­ti­len” iba­re­sin­den son­ra gel­mek üze­re “te­le­ko­mü­ni­kas­yon yo­luy­la ya­pı­lan ile­ti­şi­me iliş­kin” iba­re­si ek­len­miş, ikin­ci cüm­le­si “Oluş­tu­ru­lan bu Baş­kan­lık bir baş­kan ile da­ire baş­kan­lık­la­rın­dan olu­şur.” şek­lin­de de­ğiş­ti­ril­miş­tir. (3) 5/4/1983 ta­rih­li ve 2813 sa­yı­lı Tel­siz Ka­nu­nu­nun 5 in­ci mad­de­si­ne aşa­ğı­da­ki fık­ra ek­len­miş­tir. “Ku­rul­ca be­lir­le­ne­cek esas ve usûl­ler çer­çe­ve­sin­de, 4/1/2002 ta­rih­li ve 4734 sa­yı­lı Ka­mu İha­le Ka­nu­nu­nun 22 nci mad­de­sin­de be­lir­ti­len doğ­ru­dan te­min usû­lüy­le ser­best avu­kat­lar ve­ya avu­kat­lık or­tak­lık­la­rıy­la avu­kat söz­leş­me­le­ri ak­de­di­le­bi­lir.” (4) 1/11/1983 ta­rih­li ve 2937 sa­yı­lı Dev­let İs­tih­ba­rat Hiz­met­le­ri ve Mil­li İs­tih­ba­rat Teş­ki­la­tı Ka­nu­nu­nun  6 n­cı mad­de­si­nin  ikin­ci fık­ra­sı­nın son cüm­le­si “4/12/2004 ta­rih­li ve 5271 sa­yı­lı Ce­za Mu­ha­ke­me­si Ka­nu­nu­nun 135 in­ci mad­de­si­nin al­tın­cı fık­ra­sı­nın (a)  ben­di­nin (14) nu­ma­ra­lı alt ben­di kap­sa­mın­da ya­pı­la­cak din­le­me­ler de bu mer­kez üze­rin­den ya­pı­lır.” şek­lin­de de­ğiş­ti­ril­miş; dör­dün­cü fık­ra­sın­da yer alan “An­cak” iba­re­sin­den son­ra gel­mek üze­re “ca­sus­luk fa­ali­yet­le­ri­nin tes­pi­ti ve” iba­re­si ek­len­miş; al­tın­cı fık­ra­sı­nın üçün­cü cüm­le­sin­de ge­çen “Bu mad­de” iba­re­si “Bu fık­ra” ola­rak de­ğiş­ti­ril­miş­tir. GE­Çİ­Cİ MAD­DE 1- (1) Baş­kan­lı­ğın ku­ru­luş­ta­ki hiz­met bi­na­sı­nın ya­pı­mı, ce­za ve iha­le­ler­den ya­sak­la­ma iş­le­ri ha­riç, Ka­mu İha­le Ka­nu­nu ve Ka­mu İha­le Söz­leş­me­le­ri Ka­nu­nu hü­küm­le­ri­ne tâ­bi ol­mak­sı­zın Ku­rum büt­çe­sin­den kar­şı­la­nır. (2) Ha­len fa­ali­yet ic­ra eden ti­ca­rî amaç­la top­lu kul­la­nım sağ­la­yı­cı­lar, bu Ka­nu­nun yü­rür­lü­ğe gir­di­ği ta­rih­ten iti­ba­ren al­tı ay için­de 7 nci mad­de­ye gö­re alın­ma­sı ge­re­ken izin bel­ge­si­ni te­min et­mek­le yü­küm­lü­dür­ler. (3) Ha­len yer ve­ya eri­şim sağ­la­yı­cı ola­rak fa­ali­yet ic­ra eden ki­şi­le­re, Ku­rum ta­ra­fın­dan, te­le­ko­mü­ni­kas­yon yo­luy­la ile­ti­şim ko­nu­sun­da yet­ki­len­dir­me bel­ge­si olup ol­ma­dı­ğı­na ba­kıl­mak­sı­zın, yer ve­ya eri­şim sağ­la­yı­cı ola­rak fa­ali­yet ic­ra et­me­si ama­cıy­la bir yet­ki­len­dir­me bel­ge­si dü­zen­le­nir. Yü­rür­lük MAD­DE 13- (1) Bu Ka­nu­nun; a) 3 ün­cü ve 8 in­ci mad­de­le­ri, ya­yı­mı ta­ri­hin­den al­tı ay son­ra, b) Di­ğer mad­de­le­ri ya­yı­mı ta­ri­hin­de, yü­rür­lü­ğe gi­rer. Yü­rüt­me MAD­DE 14- (1) Bu Ka­nun hü­küm­le­ri­ni Ba­kan­lar Ku­ru­lu yü­rü­tür.   LİSTE KURUMU    : TELEKOMÜNİKASYON KURUMU TEŞKİLÂTI : MERKEZ   İHDAS EDİLEN KADROLARIN
SINIFI UNVANI

KADRO ADEDİ

1.DERECE
GİH Daire Başkanı

1

GİH Hukuk Müşaviri

1

GİH İletişim Uzmanı

5

TH İletişim Uzmanı

5

3.DERECE
GİH İletişim Uzmanı

10

TH İletişim Uzmanı

10

5.DERECE
GİH İletişim Uzmanı

8

AH Avukat

3

TH İletişim Uzmanı

8

GİH Mütercim

1

TH Tekniker

2

GİH Sekreter

2

6.DERECE
GİH Uzman

15

TH Uzman

5

AH Avukat

2

GİH Mütercim

2

GİH Bilgisayar İşletmeni

10

TH Teknisyen

2

GİH Sekreter

1

TOPLAM                                                93
 
Bilişim Hukuku
By Av. Mustafa Kemal Batur / 17 Ocak 2016

5651 Sayılı Kanun Hakkında Bilinmesi Gerekenler ve Sorular

5651 SAYILI KANUN İLE İLGİLİ SIKÇA SORULAN SORULAR 5651 sayılı yasanın çıkış amacı nedir? (Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) web sayfasından alınmıştır.) Yasanın çıkarılmasının iki amacı bulunmaktadır. Birincisi; İnternet’in önemli aktörlerinden olan içerik sağlayıcı, yer sağlayıcı, erişim sağlayıcı ve toplu kullanım sağlayıcıların yükümlülük ve sorumluluklarını belirlemektir. Diğer amaç ise; İnternet ortamında işlenen belirli suçlarla içerik, yer ve erişim sağlayıcıları üzerinden mücadeleye ilişkin esas ve usûlleri düzenlemektir. 5651 sayılı yasa ne zaman yürürlüğe girmiştir? (TİB web sayfasından alınmıştır.) 5651 sayılı “İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi Ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun” 23 Mayıs 2007 tarihinde 26530 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. 5651 sayılı yasanın uygulanmasına yönelik olarak çıkarılan Yönetmelikler hakkında bilgi verebilir misiniz? (TİB web sayfasından alınmıştır.) 30 Kasım 2007 tarihli “İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine Dair Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” ile 26716 sayılı 1 Kasım 2007 tarihli “İnternet Toplu Kullanım Sağlayıcıları Hakkında Yönetmelik” Başbakanlıkça hazırlanmış ve 26687 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından hazırlanan “Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Tarafından Erişim Sağlayıcılara ve Yer Sağlayıcılara Faaliyet Belgesi Verilmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” ise 24 Ekim 2007 tarihinde 26680 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. İçerik Sağlayıcı ne demektir; birimlerimiz, personelimiz, öğrencilerimiz İçerik Sağlayıcı mıdır? İnternet ortamı üzerinden sunulan her türlü bilgi veya veriyi üretmek, değiştirmek ve sağlamak, içerik sağlama faaliyeti olarak nitelendirilmektedir. Bu nedenle, İnternet ortamında bir web sayfasına sahip olan Üniversitemizdeki birimlerimizin ya da kişisel web sayfasına sahip olan personel ve öğrencilerimizin İçerik Sağlayıcı tanımına girdiği değerlendirilmektedir. İçerik Sağlayıcıların ne gibi sorumlulukları vardır? Yasaya göre; içerik sağlayıcılar, İnternet ortamında kullanıma sundukları her türlü içerikten dolayı yasalara karşı sorumludurlar. Bu nedenle birimlerimiz kurumsal anlamda; personel ve öğrencilerimiz kişisel anlamda, İnternet ortamında sağladıkları içerik nedeniyle yasalara karşı doğrudan sorumludurlar. İçerik Sağlayıcı suç teşkil eden bir siteye sayfasından bağlantı verdiği takdirde sorumlu mudur? (TİB web sayfasından alınmıştır.) Bu konu tartışmalı olmakla birlikte, bağlantı verme, suç teşkil eden içerikleri dolaylı benimseme şeklinde anlaşılabileceğinden sorumlu olacağı ileri sürülebilir, ancak bu konuda nihai kararı adli makamlar verecektir. Yer Sağlayıcı nedir; kimler Yer Sağlayıcı olabilir Yer sağlayıcı; İnternet ortamında, hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten gerçek veya tüzel kişilerdir. Gerçek kişiler, kamu kurumları, dernekler, şirketler vakıflar vb. kuruluşlar yer sağlayıcılığı faaliyetinde bulunabilirler. Yer Sağlayıcının yer sağladığı içerik dolayısıyla herhangi bir sorumluluğu var mıdır? Yer sağlayıcının içerik konusunda herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Ancak yasaya göre; hukuka aykırı içerikten haberdar edilmesi halinde bu içeriği yayından kaldırmakla yükümlüdür. Yer Sağlayıcının diğer yükümlülükleri nelerdir? Yasa kapsamında yer sağlayıcının bilgilendirme yükümlülüğü ve Yer Sağlayıcı Trafik Bilgisini 6 ay süreyle saklama yükümlülüğü vardır. Bilgilendirme yükümlülüğü kapsamında, iletişim başlığı altında yer alması gereken tanıtıcı bilgiler nelerdir? Bilgilendirme yükümlülüğü kapsamında birimler için tanıtıcı bilgiler: Birimin adı Sorumlu kişi(ler) Yerleşim Yeri E-posta Adresi Telefon Numarası Bilgilendirme yükümlülüğü kapsamında mensup ve öğrenciler için tanıtıcı bilgiler: Ad Soyad Yerleşim Yeri E-posta Adresi Telefon Numarası Bilgilendirme yükümlülüğünün yerine getirilmediği durumda cezai yaptırımı var mıdır? Bilgilendirme yükümlülüğü yerine getirmeyen sağlayıcılara, yasa gereğince, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı tarafından para cezası verilir.   Yer Sağlayıcı Trafik Bilgisi Nedir? Yer sağlayıcı trafik bilgisi, İnternet ortamındaki her türlü yer sağlamaya ilişkin olarak; kaynak IP adresi, hedef IP adresi, bağlantı tarih-saat bilgisi, istenen sayfa adresi, işlem bilgisi (GET, POST komut detayları) ve sonuç bilgisi gibi bilgileri ifade etmektedir. Bu konudaki teknik açıklamalar “Yer Sağlayıcı Trafik Bilgisi” isimli belgede yer almaktadır. İnternet Toplu Kullanım Sağlayıcı ne demektir? Kişilere belli bir yerde ve belli bir süre İnternet ortamı kullanım olanağı sağlanmasıdır.Başbakanlık, bakanlıklar, kamu kurumları, şirketler konuya örnek olarak verilebilir. İnternet Toplu Kullanım Sağlayıcıların yükümlülükleri nelerdir? İki adet yükümlülükleri vardır. Birincisi; konusu suç oluşturan içeriklere erişimi önleyici tedbirler almaktır. İkincisi; İnternete bağlanan bilgisayarların İç IP Dağıtım Loglarını elektronik ortamda kendi sistemlerine kaydetmektir. İç IP Dağıtım Logu ne demektir? Kendi iç ağlarında dağıtılan IP adres bilgilerini, kullanıma başlama ve bitiş tarih ve saatini ve bu IP adreslerini kullanan bilgisayarların tekil ağ cihaz numarasını (MAC adresi) gösteren bilgilerdir. Bu ifadede daha çok NAT (Network Address Translation) gibi dinamik olarak IP alan sistemler tanımlanmış olsa da, genel olarak bir IP adresinin hangi bilgisayar tarafından kullanıldığının ve bu bilgiden yola çıkarak kullanıcı tespitinin yapılması amaçlanmaktadır. Bu nedenle, birimlerde kişisel ve ortak kullanımda olan bilgisayarların IP adreslerinin bağlı olduğu MAC adreslerini kullanan kullanıcıların da kayıt altına alınması gereklidir. Bu konudaki bilgilere “İç IP Dağıtım Logu” isimli belgeden erişilebilir. IP adresi ne demektir? (TİB web sayfasından alınmıştır.) Belirli bir ağa bağlı cihazların birbirini tanımak, birbirleriyle iletişim kurmak ve birbirlerine veri yollamak için kullandıkları, İnternet Protokolü standartlarına göre verilen adresi ifade eder. XXX.XXX.XXX.XXX (her X tek haneli bir doğal sayıyı ifade eder) gibi. İnternete bağlanan her bilgisayar IP adresi almak zorundadır ve bu adres sayesinde bilgisayarın hangi ülkeden veya şehirden bağlandığının tespit edilmesi mümkündür.   KONU HAKKINDA SORUNUZ VARSA SORUN CEVAPLAYALIM
Bilişim Hukuku
By Av. Mustafa Kemal Batur / 17 Ocak 2016

Bilgi Teknolojileri Kurumu’nun Görevleri

Bilgi ve iletişim teknolojileri son on yıllarda baş döndürücü bir hızla gelişmiş ve tüm dünya çapında yayılmıştır. Bu durum bir yandan hayatı son derece kolaylaştıran yeni hizmetlerin ve uygulamaların geliştirilmesini sağlamakta, diğer yandan uluslar arası sözleşmelerle garanti altına alınmış haberleşmenin ve mahremiyetin korunması gibi özgürlüklere yönelik riskler ve tehditler ortaya çıkarmaktadır. Yeni teknolojilerin, hizmetlerin ve uygulamaların sağladığı faydalardan herkesin yararlanmasını ve ortaya çıkan riskler ve tehditlerden korunmayı sağlamak üzere uluslar arası, bölgesel ve ulusal düzeyde çalışmalar yapılması gerekmektedir. Bu çerçevede, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, Ülkemizi temsil ettiği Uluslararası Telekomünikasyon Birliği ve Ülkemizin tam üyelik müzakereleri yürüttüğü Avrupa Birliği bünyesinde yürütülen çalışmaları da göz önünde bulundurarak, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu ve 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu başta olmak üzere ilgili mevzuat çerçevesinde Bilgi Teknolojileri alanında kendisine verilen görevleri tam ve doğru olarak yapmak üzere çalışmalar yapmaktadır.   Kuruluş: Telekomünikasyon sektörünü düzenleme ve denetleme fonksiyonunun bağımsız bir idari otorite tarafından yürütülmesi amacıyla 2813 sayılı Telsiz Kanununda değişiklik yapan 27.1.2000 tarihli ve 4502 sayılı Kanunla kurulan Telekomünikasyon Kurumu, 10.11.2008 tarihli ve 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu ile yeni bir düzenlemeye tabi olmuş ve adı Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu olarak değiştirilmiştir. 2813 sayılı Telsiz Kanunu yeni bir düzenleme ile Kanunun adı Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun Kuruluşuna İlişkin Kanunu olarak değiştirilmiştir. Kanunlarla verilen görevleri yerine getirmek ve yetkileri kullanmak üzere kamu tüzel kişiliğini haiz, idarî ve mali özerkliğe sahip özel bütçeli Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu ile Başkanlık teşkilatından oluşur. Kurul Başkanı Kurumun en üst idarî amiridir. Kurumun yönetim ve temsil yetkisi Başkana aittir. Başkan gerektiğinde temsil yetkisini yazılı olarak devredebilir. Kurumun hizmet birimleri; hukuk müşavirliği, daire başkanlıkları ve müdürlükler şeklinde teşkilatlanan ana hizmet, danışma ve yardımcı hizmet birimleriyle bölge müdürlükleri şeklinde teşkilatlanan taşra teşkilatı birimlerinden oluşur. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu Kurulu, Başkan ve İkinci Başkan dahil olmak üzere toplam 7 üyeden oluşur. Kurum personeli kadro karşılığı sözleşmeli statüde istihdam edilir. Kurum personeli ücret, sosyal ve diğer mali haklar ile 5809 sayılı Kanunda yer alan hükümler dışında 657 sayılı Kanuna tâbidir. Hizmet gereklerinin zorunlu kıldığı hallerde, Ülke genelinde toplam sayısı onu geçmemek üzere, bölge müdürlükleri kurulabilir. Halen 7 bölge müdürlüğü bulunmaktadır.   Tüketiciyi Koruma: 5809 Sayılı Kanuna ile Bilgi teknolojileri ve İletişim Kurumuna, Eşit hizmet alabilme hakkı, Tüketicinin ve son kullanıcının korunması, Şeffaflığın sağlanması ve bilgilendirme, Abonelik sözleşmeleri, Kişisel verilerin işlenmesi ve gizliliğin korunması, Hizmet kalitesi, konularında düzenleme yapma ve bu hususları gözetme görevi vermiştir.   Yetkilendirme: Yetkilendirme, elektronik haberleşme hizmetlerinin sunulması ve/veya elektronik haberleşme şebekesi sağlanmasını teminen şirketlerin, Kurum nezdinde kayıtlanmasını veya kayıtlanmasıyla birlikte bu şirketlere elektronik haberleşme hizmetlerine özel, belirli hak ve yükümlülükler verilmesi anlamına gelmektedir. 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu uyarınca elektronik haberleşme ile ilgili olarak Bakanlığın strateji ve politikalarını dikkate alarak, yetkilendirme ile ilgili düzenlemeleri yapmak ve buna ilişkin ikincil düzenlemeleri çıkarmak Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun görevleri arasında bulunmaktadır. Elektronik haberleşme sektöründe yetkilendirme ile esas olarak; Sektördeki oyuncu sayısının arttırılarak rekabetçi bir ortamın oluşturulması, Sektörde güven ortamının tesis edilmesi, Yerli ve yabancı yatırımın teşvik edilmesi, Sektörün sağlıklı gelişiminin sağlanması, Ülke kaynaklarının etkin ve verimli kullanılması, Hizmetlerin yaygınlaşması, Tüketicilere belirli kaliteyi haiz hizmet sunulmasının sağlanması, Tüketicilerin korunması hedeflenmektedir. BTK www.btk.gov.tr
Bilişim Hukuku
By Av. Mustafa Kemal Batur / 17 Ocak 2016

İnternet Alan Adları Yönetmeliği (Türkiye)

İNTERNET ALAN ADLARI YÖNETMELİĞİ Resmî Gazete : 7.11.2010/27752     BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak Tanımlar ve İlkeler Amaç ve kapsam MADDE 1 – (1) Bu Yönetmeliğin amacı; “.tr” uzantılı İnternet alan adları yönetimine ilişkin usul ve esasları düzenlemektir. Dayanak MADDE 2 – (1) Bu Yönetmelik, 5/11/2008 tarihli ve 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanununun 5 inci, 34 üncü ve 35 inci maddelerine dayanılarak hazırlanmıştır. Tanımlar ve kısaltmalar MADDE 3 – (1) Bu Yönetmelikte geçen; a) Alan adı: “.tr” uzantılı İnternet alan adını, b) Bakanlık: Ulaştırma Bakanlığını, c) CENTR: Avrupa Ulusal Üst Düzey Alan Adı Kayıt Kurumları Konseyini, ç) ICANN: İnternet Tahsisli Adlar ve Sayılar Kurumunu, d) İnternet alan adı: İnternet üzerinde bulunan bilgisayar veya İnternet sitelerinin adresini belirlemek için kullanılan İnternet protokol adresini tanımlayan adları, e) İnternet alan adı sistemi: Okunması ve akılda tutulması kolay olan ve genelde aranan adres sahipleri ile ilişkilendirilebilen simgesel isimlerle yapılan adreslemede, karşılığı olan İnternet protokol adresini bulan ve kullanıcıya veren sistemi, f) İnternet protokol adresi: Belirli bir ağa bağlı cihazların birbirini tanımak, birbirleriyle iletişim kurmak ve veri alışverişinde bulunmak için kullandıkları İnternet Protokolü standartlarına göre verilen adresi, g) Kanun: 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanununu, ğ) Tahsise kapalı adlar listesi: Alt alan adları ile mevzuata, kamu düzenine ve genel ahlaka aykırı olma gibi sebeplerle tahsisine izin verilmeyen alan adlarından oluşan listeyi, h) Tahsisi kısıtlı adlar listesi: Tarihi ve kültürel değerler bakımından halka mal olmuş alan adlarından oluşan listeyi, ı) Kayıt Kuruluşu (KK): Başvuru, yenileme, iptal gibi alan adları ile ilgili işlemlerin yapılmasına aracılık eden tarafı, i) Kurul: Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulunu, j) Kurum: Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunu, k) Rehber: Tahsisli alan adlarına ilişkin alan adı sahibinin iletişim bilgileri ile alan adının tahsis süresinin başladığı ve bittiği tarihler gibi bilgileri içeren bir veritabanını, l) Rehberlik hizmeti: Rehberde bulunan verilerin kamuoyunun erişimine açık tutulması hizmetini, m) RIPE NCC: RIPE Şebeke Koordinasyon Merkezini, n) .tr ağ bilgi sistemi (TRABİS): “.tr” uzantılı internet alan adı sisteminin ve buna ait merkezi veritabanının işletilmesine, rehberin oluşturulmasına, güncellenmesine ve rehberlik hizmetinin sunulmasına ve alan adı başvuru işlemlerinin gerçek zamanlı olarak yapılmasına imkân veren, tüm bu faaliyetlerin güvenli ve iş sürekliliğini sağlayacak şekilde gerçekleştirildiği sistemi, o) Uyuşmazlık Çözüm Hizmet Sağlayıcı (UÇHS): Alan adları ile ilgili ihtilafların çözüm sürecini hakemler veya hakem heyetleri vasıtasıyla yürüten kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarını, üniversiteleri veya uluslararası kuruluşları, ifade eder. (2) Bu Yönetmelikte geçen ve yukarıda yer almayan tanımlar ve kısaltmalar için, ilgili mevzuatta yer alan tanımlar ve kısaltmalar geçerlidir. İlkeler MADDE 4 – (1) Bu Yönetmeliğin uygulanmasında aşağıda belirtilen temel ilkeler gözetilir: a) Objektif nedenler aksini gerektirmedikçe niceliksel ve niteliksel devamlılık, ayrım gözetmeme, düzenlilik, verimlilik, nesnellik, orantılılık, şeffaflık, kaynakların etkin kullanılması ve teknoloji bağımsız davranılması, b) Serbest ve etkin rekabet ortamının sağlanması ve korunması, c) Tüketici haklarının korunması, ç) Hizmet kalitesinin yükseltilmesinin teşvik edilmesi, d) Uluslararası uygulamaların ve standartların dikkate alınması, e) Alan adlarına yönelik uygulamaların ülke koşullarına uygun, etkin ve uzun vadeli çözümler olması, f) Makul koşullarda, kolaylıkla faydalanılabilecek uygulamaların teşvik edilmesi, g) Gerçek ve tüzel kişilerin talep ettikleri hizmet dışında herhangi bir hizmeti satın almak zorunda bırakılmaması, ğ) Üçüncü kişilerin haklarının korunması. İKİNCİ BÖLÜM Alan Adlarının Yapısı ve İlgili İşlemler Alan adlarının yapısı MADDE 5 – (1) Alan adlarının yapısı “a.b.tr” ve “a.tr” şeklindedir. Her iki yapıya özel hususlar bu Yönetmeliğin ekinde düzenlenmiştir. Başvurulabilecek alan adları MADDE 6 – (1) Başvuruda bulunulabilmesi için bir alan adının “a” kısmının; a) Yalnız harfler (a-z), rakamlar (0-9) ve tire (-) işaretinden oluşması, b) En az iki en fazla altmışüç karakter uzunluğunda olması, c) Tire (-) işareti ile başlamaması ve/veya bitmemesi, ç) Yalnızca üçüncü ve dördüncü karakterlerin birlikte tire (-) olmaması, d) Başkasına tahsisli olmaması, e) Tahsise kapalı adlar listesinde yer almaması gerekmektedir. Alan adı başvurusu MADDE 7 – (1) Alan adına sahip olmak üzere gerçek veya tüzel kişiler başvurabilirler. Birden fazla alan adı için başvuruda bulunulabilir. (2) Bu Yönetmeliğin 6 ncı maddesinde yer alan koşulları karşılamayan alan adları için yapılan başvurular kabul edilmez. (3) Kişiler başvuru için Kurumun İnternet sitesinde yer alan KK’lardan birini tercih ederler. Kişiler, tercih ettikleri KK’nın İnternet sitesinde yer alan başvuru formunu doldurmak suretiyle başvuruda bulunurlar. Başvuru formunun tam ve doğru olarak doldurulmaması halinde alan adı başvurusu kabul edilmez. (4) Kişiler, başvuru sırasında, yanlış bilgi verme, üçüncü kişilerin haklarını ihlal etme gibi fiillerin hukuki sonuçları konusunda genel olarak bilgilendirilirler. (5) Kişiler, başvuru sırasında, üçüncü kişilerin haklarını ihlal etmeyeceklerini, alan adını hukuka aykırı bir şekilde kullanmayacaklarını ve iptal veya feragat durumunda bu işlemlerin kendi lehlerine bir hak doğurmayacağını kabul ettiklerini beyan ve taahhüt ederler. (6) KK, alan adı başvuru talebini almasını müteakip TRABİS üzerinden gerekli işlemleri yapar. Alan adı tahsisi MADDE 8 – (1) Alan adı tahsisleri belgeli veya belgesiz olarak iki yöntemle yapılır. (2) Belgesiz alan adı tahsisi “ilk gelen ilk alır” kuralının geçerli olduğu tahsislerdir. İlk gelenin tespitinde, alan adı başvurusunun TRABİS’e ulaştığı zaman kaydı esas alınır. (3) Belgeli alan adı tahsisi, ilgili bilgi ve/veya belgelerin başvuru sahibi tarafından KK’ya verilmesini ve bu bilgi ve/veya belgelerin TRABİS’e ulaştırılmasını müteakip yapılan tahsislerdir. Belgeli olarak tahsis edilecek alan adları bu Yönetmeliğin ekinde düzenlenmiştir. (4) KK’ların, TRABİS üzerinden başvuru işlemlerini tam ve doğru olarak tamamladıkları ve ücretini ödedikleri alan adları, başvuru sahiplerine tahsis edilir. (5) Alan adı bir defada en az bir en fazla beş yıl süre için tahsis edilir. Yenileme MADDE 9 – (1) KK, alan adının tahsis süresinin bitmesine asgari üç ay kala alan adı sahibini asgari elektronik posta yoluyla bilgilendirir ve alan adı sahibinden yenileme işlemini gerçekleştirmesini talep eder. (2) Sahip olduğu alan adının tahsisini yenilemek isteyen kişi, bu üç aylık süre içinde alan adının tahsisini yenilemek üzere bu Yönetmeliğin 7 nci maddesinin ilgili hükümleri çerçevesinde başvuruda bulunur. Bu talep doğrultusunda KK’nın TRABİS üzerinden gerekli işlemleri tamamlamasını ve yenileme ücretini ödemesini müteakip alan adı tahsisi yenilenir. (3) Tahsis süresinin sonuna kadar yenileme işlemi tamamlanmayan alan adının kullanımı iki ay süre ile durdurulur. Bu süre içinde alan adı sahibinin başvurusu üzerine alan adı tahsis işlemi yenilenir. Aksi halde alan adı yeniden tahsise açılır. (4) Yenileme sonrası tahsis süresi beş yılı aşamaz. Bu beş yılın sonunda sahip olunan alan adının tahsisi bu madde çerçevesinde yenilenebilir. Feragat MADDE 10 – (1) Kendisine tahsisli alan adını tahsis süresi bitmeden kullanmaya son vermek isteyen alan adı sahibi, alan adından feragat edebilir. (2) Alan adı sahibi hizmet almakta olduğu KK’ya ait İnternet sitesinde yer alan ilgili formu tam ve doğru olarak doldurarak feragat talebini iletir. KK’nın TRABİS üzerinden gerekli işlemleri tamamlamasını müteakip feragat talebinin gereği yapılır. (3) Alan adından feragat, alan adı sahibi lehine bir hak doğurmaz. (4) Feragat edilen alan adı yeniden tahsise açılır. İptal MADDE 11 – (1) Alan adı tahsisi aşağıda belirtilen durumlarda alan adı sahibi ve ilgili KK bilgilendirilerek TRABİS vasıtasıyla iptal edilir: a) Alan adı sahibinin verdiği bilgilerin tam ve/veya doğru olmadığının tespit edilmesi, b) Alan adının tahsise kapalı adlar listesine alınması, c) Alan adı tahsisinin iptali ile ilgili UÇHS tarafından Kuruma iletilen hakem ya da hakem heyeti kararının bulunması ve kararın uygulanması için Kurum tarafından belirlenen gerekli şartların mevcut olması, ç) Alan adı tahsisinin iptaline yönelik bir mahkeme kararının bulunması. Yeniden tahsis MADDE 12 – (1) Bu Yönetmeliğin 9 uncu maddesinde yenileme için belirtilen sürenin sonunda yenileme için bir talep gelmemesi halinde ilgili alan adı yeniden tahsise açılır ve bu alan adının tahsise açıldığı bilgisi Kurumun İnternet sitesinde yayımlanır. Ancak yeniden tahsise açılan bu alan adları için bir ay süre ile başvuru talebi alınmaz. (2) Alan adının kara listeye alınma gerekçesi dışında başka bir gerekçeyle iptal edilmesi ve sahibinin alan adından feragat etmesi gibi durumlarda ilgili alan adı yeniden tahsise açılır ve bu alan adının tahsise açıldığı bilgisi Kurumun İnternet sitesinde yayımlanır. Ancak yeniden tahsise açılan alan adları için üç ay süre ile başvuru talebi alınmaz. (3) Yeniden tahsise açılan alan adları için başvuruların alınması ve bu alan adlarının tahsisi bu Yönetmeliğin 7 nci ve 8 inci maddeleri çerçevesinde yapılır. Satış ve devir MADDE 13 – (1) Alan adları satılabilir veya devredilebilir. (2) Satış veya devir işleminin gerçekleşmesi için hizmet alınan KK’nın İnternet sitesinde yer alan ilgili formun tam ve doğru olarak doldurulması gerekir. KK’nın, TRABİS üzerinden gerekli işlemleri tamamlaması halinde alan adının satışı veya devir işlemi doğrultusunda ilgili alan adı sahibi değişikliği gerçekleştirilir. (3) Gerçek kişilerin ölüm, gaiplik, gaiplik karinesi gibi durumlarında alan adı yasal mirasçılara devredilebilir. (4) Satılan veya devredilen alan adının kullanım süresi değişmez. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Kurumun Görevleri ve Yetkileri Kurumun görevleri MADDE 14 – (1) Kurumun görevleri aşağıda yer almaktadır; a) TRABİS’i kurmak ve işletmek veya belirlediği usul ve esaslar çerçevesinde TRABİS’in üçüncü bir tarafça kurulması ve işletilmesini sağlamak, b) UÇHS’leri ve KK’ları belirlemek ve bunların iletişim bilgilerini İnternet sitesinde yayımlamak, c) Alan adı tahsis ve yenilemesine ilişkin ücretler ile uyuşmazlık çözüm mekanizmasının işletilmesi ile ilgili işlemlere ilişkin ücretleri belirlemek ve gerektiğinde değişiklik yapmak, ç) Tahsise açılacak veya kullanımına son verilecek alt alan adlarını belirlemek, d) Belgeli tahsis edilen alt alanların tahsisinde istenecek belgeleri belirlemek, e) Bu Yönetmelikte belirtilen veya Kurul tarafından belirlenen hallerle sınırlı olmak kaydıyla KK niteliğinde faaliyet yürütmek, f) Alan adı ihtilaflarına ilişkin kendisine iletilen mahkeme kararlarını, UÇHS’nin kendisine ilettiği ihtilafa konu olan alan adları ile hakem veya hakem heyeti kararlarını İnternet sitesinde güncel olarak bulundurmak ve bu kararların gereğini yerine getirmek, g) Kendisine iletilen talep ve şikâyetleri değerlendirmek ve mevzuat çerçevesinde gerekli tedbirleri almak, ğ) Her yıl Nisan ayı sonuna kadar bir önceki yıla ait faaliyet raporunu hazırlayarak Kurumun internet sitesinden ve gerekli olduğu hallerde diğer uygun araçlarla kamuoyuna duyurmak, h) ICANN, RIPE NCC, CENTR gibi kuruluşlar nezdinde gerekli çalışmaları yürütmek. Kurumun yetkileri MADDE 15 – (1) Kurum, bu Yönetmelik çerçevesinde görev alanına giren hususlara ilişkin olarak; (a) Gerekli gördüğü düzenlemeleri yapmaya, (b) İlgili mevzuat çerçevesinde KK’ları ve UÇHS’leri denetlemeye yetkilidir. DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Kayıt Kuruluşlar Kayıt kuruluşu MADDE 16 – (1) Kurum, KK’ların taşıması gereken nitelikleri, uyması gereken kuralları ve diğer hususları tespit eder ve bunları internet sitesinden ve gerek olduğu hallerde diğer uygun araçlarla kamuoyuna duyurur. (2) KK olmak isteyen taraflar Kurum’a başvuruda bulunurlar. Kurum tarafından gerekli şartları taşıdığı tespit edilen taraflara KK olarak faaliyette bulunabilmelerini teminen faaliyet belgesi düzenlenir. Kayıt kuruluşlarının yükümlülükleri MADDE 17 – (1) KK’lar; a) İlgili mevzuata uymakla, b) Kullandıkları cihaz ve sistemler ile sundukları hizmetlerin erişilebilirliğini, güvenliğini, güvenilirliğini, bütünlüğünü sağlamakla, c) Sundukları hizmetlerin kalitesi ve sürekliliği ile ilgili bir aksamanın yaşanmamasını sağlamakla ve bunun için yeterli sayıda nitelikli personel çalıştırmak ve gerekli teknik donanıma sahip olmakla, ç) Kişilere sundukları hizmetlere 7 gün 24 saat eşit erişim imkânı sağlamakla, d) Alan adı başvurusu ve diğer işlemler sırasında kişilerden tam ve doğru bilgiler almakla; bu bilgilerin güvenliğini ve gizliliğini sağlamakla; bu bilgileri güncellemekle, asgari yıllık olarak teyit etmekle, bilgi değişikliklerini TRABİS üzerinden Kuruma derhal bildirmekle, bu bilgileri Kurum ve yasal olarak yetkili kılınan taraflar haricinde hiçbir tarafa vermemekle ve alınma amaçları dışında kullanmamakla, e) Kendilerine yapılan alan adına ilişkin tahsis, yenileme, iptal gibi talepleri gerçek zamanlı ve TRABİS’te uygulanan yazılım standartlarına uygun olarak TRABİS’e iletmekle, f) TRABİS üzerinden yürüttükleri alan adına ilişkin işlemleri yerine getirirken gerekli özeni göstermekle, g) Kendilerinden hizmet alan ve almak isteyen kişileri; alan adına ilişkin başvuru, tahsis, yenileme, iptal, transfer gibi işlemlerle ilgili olarak bilgilendirmekle, ğ) Rehberlik hizmetine kendi İnternet siteleri üzerinden ücretsiz erişim imkânı sağlamakla, h) Alan adı ile ilgili işlemler dolayısıyla elde ettiği bilgi ve belgeleri alan adının kullanımının herhangi bir nedenle sona ermesinden itibaren en az 10 yıl süre ile saklamakla, ı) Faaliyetleri sona ereceği zaman KK’lar arası transfer işlemleri çerçevesinde gerekenleri yapmakla ve elindeki ilgili bilgi ve belgeleri Kuruma tam ve doğru olarak zamanında teslim etmekle, i) Her yıl Mart ayı sonuna kadar bir önceki yıla ait faaliyet raporunu Kuruma sunmakla, j) Tanıtıcı bilgilerini, ilgili mevzuatı ve başvuru formunun örneğini kendisine ait “.tr” uzantılı alan adına sahip İnternet sitesinde ilgili tarafların ulaşabileceği şekilde ve güncel olarak bulundurmakla, yükümlüdür. Kayıt kuruluşlarının faaliyetlerine son vermesi MADDE 18 – (1) KK’lar, faaliyetlerini sona erdirecek olmaları halinde Kurumu asgari üç ay önceden bilgilendirirler. (2) Kurum, bilgilendirilmesini müteakip KK’lar arası transfer işlemlerini derhal başlatır. (3) KK’lar, faaliyetlerine son verecek olmaları dolayısıyla sebep olabilecekleri zararlardan sorumlu olur. Kayıt kuruluşlarının faaliyetlerine son verilmesi MADDE 19 – (1) KK’nın ilgili mevzuat hükümlerine uymaması, yükümlülüklerini yerine getirmemesi, aranan nitelikleri yitirmesi gibi hallerde faaliyetlerine Kurum tarafından son verilebilir. (2) Bu durumda Kurum derhal KK’lar arası transfer işlemlerini başlatır. (3) KK’lar, faaliyetlerine son verilecek olması dolayısıyla sebep olabilecekleri zararlardan sorumlu olur. Kayıt kuruluşları arası transfer MADDE 20 – (1) Alan adı sahipleri, talep etmeleri halinde, hizmet aldıkları KK’yı değiştirebilirler. (2) Bir KK’nın faaliyetlerine son vermesi veya son verilmesi durumunda faaliyet gösteren diğer bir KK’ya zorunlu transfer gerçekleştirilir. (3) KK’lar arası transfer işlemlerine ilişkin hususlar Kurum tarafından düzenlenir. (4) KK’lar arası transfer işlemleri ile ilgili uyuşmazlıklar Kurum tarafından değerlendirilir. BEŞİNCİ BÖLÜM Alan Adı Sahibinin Hak ve Yükümlülükleri Alan adı sahibinin hakları MADDE 21 – (1) Alan adı sahibi; a) Alan adını tahsis süresi boyunca kullanma, b) Alan adı tahsisini yenileme, c) Alan adından feragat etme, ç) Hizmet aldığı KK’yı değiştirme haklarına sahiptir. Alan adı sahibinin yükümlülükleri MADDE 22 – (1) Alan adı sahibi; a) İlgili mevzuata uymakla, b) KK’ya tam ve doğru bilgiler vermekle; bu bilgilerde meydana gelen değişiklikleri derhal hizmet aldığı KK’ya bildirmekle, c) Üçüncü kişilerin haklarını ihlal etmemekle, ç) KK’lar arası zorunlu transfer hallerinde bilgilendirilmesini müteakip gereken işlemleri yapmakla yükümlüdür. ALTINCI BÖLÜM Alternatif Uyuşmazlık Çözüm Mekanizması Uyuşmazlık çözüm mekanizması MADDE 23 – (1) Alan adları ile ilgili ihtilaflar alternatif olarak UÇHS’ler tarafından işletilen uyuşmazlık çözüm mekanizması vasıtasıyla çözülür. Uyuşmazlık çözüm mekanizmasının işletilmesine ilişkin usul ve esaslar Kurum tarafından düzenlenir. Uyuşmazlık çözüm hizmet sağlayıcı MADDE 24 – (1) Kurum, UÇHS’lerin taşıması gereken asgari nitelikleri, uyması gereken kuralları ve diğer hususları tespit eder ve bunları internet sitesinden ve gerek olduğu hallerde diğer uygun araçlarla kamuoyuna duyurur. (2) UÇHS olmak isteyen taraflar Kurum’a başvuruda bulunurlar. Kurum tarafından gerekli şartları taşıdığı tespit edilen taraflara UÇHS olarak faaliyette bulunabilmelerini teminen faaliyet belgesi düzenlenir. (3) UÇHS’lerin, ihtilafların çözümü sürecini başarıyla yönetebilecek, idari ve teknik yetkinliği haiz olmaları ve olası ihtilaf konularında uzman yeterli sayıda hakemi listelerinde bulundurabilmeleri gerekir. (4) Bu Yönetmelik veya Kurum tarafından belirlenen düzenlemeler çerçevesinde görev ve yükümlülüklerini yerine getirmeyen veya UÇHS olmak için aranan asgari nitelikleri kaybeden UÇHS’ler hakkında faaliyetlerine son vermek de dahil olmak üzere Kurum tarafından gerekli tedbirler alınır. (5) UÇHS’ler en az bir ay önceden Kuruma bildirimde bulunmaları halinde ve hakemleri aracılığıyla yürütmekte oldukları uyuşmazlık çözüm süreçlerini karara bağlamak şartıyla faaliyetlerine son verebilirler. UÇHS’ler faaliyetlerine son vermeleri dolayısıyla sebep oldukları zararlardan sorumludurlar. Uyuşmazlık çözüm mekanizmasına başvuru MADDE 25 – (1) Uyuşmazlık çözüm mekanizmasına başvuru için; a) İhtilaf konusu alan adının, sahip olunan ya da ticarette kullanılan marka, ticaret unvanı, işletme adı ya da diğer tanıtıcı işaretlerle benzer ya da aynı olması ve b) Alan adını tahsis ettiren tarafın bu alan adı ile ilgili yasal bir hakkı ya da bağlantısının olmaması ve c) Bu alan adının alan adı sahibi tarafından kötü niyetle tahsis ettirilmesi veya kullanılması gerekmektedir. (2) Bu maddenin birinci fıkrasında yer alan üç şartın birlikte sağlandığını iddia eden şikâyetçi, uyuşmazlığın çözümü için UÇHS’lerden birini tercih ederek başvurusunu yapar. Şikâyetçi başvuruda bulunduğu UÇHS’nin kendisine kesin bir karar bildirmesine kadar aynı hususta başka bir UÇHS’ye başvuruda bulunamaz. Hakemler MADDE 26 – (1) UÇHS’lerin listelerinde yer alacak hakemlerin fikri mülkiyet hakları hukuku, marka hukuku, ticaret hukuku veya bilişim hukuku alanlarında uzman olması gerekir. (2) Hakemler, uyuşmazlık konusu alan adına ve taraflarına ilişkin bağımsızlık ve tarafsızlıklarını gösterir yazılı beyanlarını UÇHS’ye sunmalarını müteakip çalışmaya başlarlar. (3) Hakemlerin çalışmalarını kendilerine iletilen bilgi, belge ve delillerden oluşan dosya üzerinden yapmaları esas olup, gerek görülmedikçe, taraflar şahsen dinlenmez. Kararın alınması MADDE 27 – (1) Hakem veya hakem heyeti, ilgili mevzuat, içtihatlar ve yargı kararlarını da göz önüne alarak, şikâyetçi tarafın talebi doğrultusunda alan adlarının iptaline, şikâyetçi tarafa devrine veya şikâyetçi tarafın talebinin reddine karar verir. Hakem kurulunun kararları basit çoğunlukla alınır, çekimser oy kullanılamaz. (2) UÇHS, kendisine iletilen kararı bir gün içinde Kuruma ve şikâyetle ilgili taraflara bildirir ve İnternet sitesinde yayımlar. YEDİNCİ BÖLÜM Çeşitli ve Son Hükümler Ücretler MADDE 28 – (1) Alan adları ile ilgili işlemler ve uyuşmazlık çözüm mekanizmasının işletilmesi ile ilgili işlemler ücreti mukabili gerçekleştirilir. (2) Alan adı tahsis ve yenilemesine ilişkin ücretler KK’lar tarafından Kuruma ödenir. Bu ücretler Kuruma gelir olarak kaydedilir. (3) KK’lar, Kurumca belirlenen ücretleri göz önüne alarak, alan adları ile ilgili olarak kişilerden alacağı işlem ücretlerini belirler. (4) Kurum, sürdürülebilir rekabet ortamının sağlanmasını ve tüketici haklarının korunmasını teminen, gerektiğinde, KK’ların alan adları ile ilgili işlem ücretlerini de düzenleyebilir. (5) UÇHS’ler, Kurumca belirlenen ücretleri üst sınır olarak esas alıp uygulayacakları işlem ücretlerini belirlerler. Kurum, gerektiğinde uyuşmazlık çözüm mekanizmasının işletilmesi ile ilgili işlem ücretlerine ilişkin alt sınırı da belirleyebilir. (6) Alan adının iptali veya alan adından feragat edilmesi hallerinde ödenen ücretler iade edilmez. (7) Uyuşmazlık çözüm mekanizmasına başvuru esnasında ödenen ücretler iade edilmez. Rehberlik hizmeti MADDE 29 – (1) Rehberlik hizmeti bilgilendirme amaçlıdır. Rehberde yer alacak bilgiler Kurum tarafından belirlenir. (2) Rehberde sadece alan adı ile sorgulama yapılabilir. (3) Rehberde sorgulama yapan kişiler edindiği bilgileri istem dışı elektronik posta göndermek, ticari faaliyette bulunmak gibi amaçlarla kullanmayacağını taahhüt eder. (4) KK’lar rehberde yer alan bilgilerin istek dışı elektronik posta göndermek, ticari faaliyette bulunmak gibi amaçlarla kullanılmasını engellemek için mevcut teknolojik imkânlar çerçevesinde gerekli tedbirleri alırlar. Yeni alt alan adlarının tahsise açılması MADDE 30 – (1) Kurum tarafından tahsise açılmasına karar verilen yeni alt alan adları Kurumun İnternet sitesinden ve gerek olduğu hallerde diğer uygun araçlarla kamuoyuna duyurulur. Duyuruda alan adı tahsisinin belgeli ya da belgesiz yapılacağı da belirtilir. (2) Belgeli tahsis edilecek yeni alt alan adlarının tahsisine ilişkin hususlar Kurum tarafından düzenlenir. Tahsise kapalı adlar listesi MADDE 31 – (1) Tahsise kapalı adlar listesine alınacak ve bu listeden çıkarılacak alan adları Kurum tarafından, gerekli görülmesi halinde konuyla ilgili uzmanların görüşüne de başvurularak belirlenir. (2) Alan adının tahsise kapalı adlar listesine alınması ve bu listeden çıkarılması hallerinde varsa alan adı sahibi ve ilgili KK bilgilendirilir. (3) Alan adının tahsise kapalı adlar listesinden çıkartılması halinde alan adı varsa sahibine iade edilir. Tahsisi kısıtlı adlar listesi MADDE 32 – (1) Tahsisi kısıtlı adlar listesine alınacak ve bu listeden çıkarılacak alan adları ile bu alan adlarının tahsisinin yapılacağı taraflar ve tahsiste istenecek bilgi ve/veya belgeler Kurum tarafından, gerekli görülmesi halinde konuyla ilgili uzmanların görüşüne de başvurularak belirlenir. (2) Tahsisi kısıtlı adlar listesine alınan alan adının tahsisinin uygun taraflara yapılmadığı tespit edilirse alan adı ilgili taraflar bilgilendirilerek iptal edilir. (3) Alan adının tahsisi kısıtlı adlar listesinden çıkartılması halinde alan adı varsa sahibine iade edilir. Geçiş süreci GEÇİCİ MADDE 1 – (1) Bu Yönetmelik çerçevesinde TRABİS faaliyete geçene kadar mevcut işleyiş devam eder. (2) Bu Yönetmeliğin yayımlandığı tarihten itibaren en geç iki yıl içerisinde TRABİS faaliyete geçirilir. (3) Orta Doğu Teknik Üniversitesi bünyesinde bulunan Nic.tr (“.tr” Alan Adları Yönetimi) TRABİS’in en kısa sürede faaliyete geçmesi için gerekli desteği sağlamakla ve ilgili tüm bilgi ve belgeleri Kuruma aktarmakla yükümlüdür. (4) Bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla tahsisli olan, bu tarihten TRABİS’in faaliyete geçmesine kadarki sürede tahsis edilen ve asgari bir KK faaliyete geçene kadarki sürede tahsis edilen alan adları tahsis sürelerinin sonuna kadar kullanılmaya devam eder. (5) Mevcut işleyişte Orta Doğu Teknik Üniversitesi bünyesinde bulunan Nic.tr (“.tr” Alan Adları Yönetimi) tarafından kayıt operatörü olarak belirlenmiş bulunan taraflardan KK olmak isteyenler TRABİS’in faaliyete geçmesinden sonraki altı ay içinde bu Yönetmelik hükümleri çerçevesinde gerekli işlemleri tamamlayarak KK olarak faaliyete başlarlar. Gerekli işlemleri tamamlamadığı için KK olamayan veya KK olmak istemeyen kayıt operatörleri bu süre sonunda faaliyetlerini durdururlar ve daha önce tahsis, yenileme ve benzeri işlemlerine aracılık etmiş oldukları alan adlarına ilişkin bilgi ve belgeleri Kuruma aktarırlar. (6) Bu maddenin üçüncü ve dördüncü fıkrasında belirtilen alan adlarının sahipleri, TRABİS’in faaliyete geçmesinden sonra ve istemeleri halinde ilgili alan adının tahsis süresinin sona ermesinden önce veya tahsis süresinin sona ermesinden sonra sahip oldukları alan adına ilişkin işlemleri yapmak üzere, Kurumun İnternet sitesinde yer alan KK’lardan birini tercih ederler. Başvuru yapılan KK, ilgili bilgi veya belgeleri de temin ederek bu alan adı sahiplerini kimlik doğrulama dâhil gerekli işlemleri yapmak suretiyle sistemine kaydeder. (7) Kişilerin alan adlarına ilişkin işlemleri asgari bir KK faaliyete geçene kadar TRABİS vasıtasıyla yerine getirilir. Geçiş sürecinde satış ve devir GEÇİCİ MADDE 2 – (1) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç yıl süre boyunca alan adları satılamaz ancak aşağıda belirtilen durumlarda başkalarına devredilebilir; a) Gerçek kişilerin ölüm, gaiplik, gaiplik karinesi gibi durumlarında alan adı yasal mirasçılara devredilebilir. b) Tüzel kişiler, sahip oldukları alan adını birleşme, devralma gibi sebeplerle devredebilirler. c) Marka ve/veya patent sahibi gerçek ve/veya tüzel kişiler bu marka ve/veya patent ile ilgili haklarını devretmeleri durumunda sahip oldukları marka ve/veya patente ilişkin alan adlarını da devredebilirler. ç) Fikir veya sanat eserlerinin kayıt ve tescilini yaptırmış olan gerçek ve/veya tüzel kişiler bu fikir veya sanat eserleri ile ilgili haklarını devretmeleri durumunda sahip oldukları fikir veya sanat eserlerine ilişkin alan adlarını da devredebilirler. (2) Devir talebi hizmet alınan KK’nın İnternet sitesinde yer alan ilgili formun tam ve doğru olarak doldurulması suretiyle yapılır. KK’nın, TRABİS üzerinden gerekli işlemleri tamamlaması halinde alan adının devri gerçekleştirilir. (3) Devredilen alan adının kullanım süresi değişmez. “a.tr” yapısındaki alan adlarının ilk tahsisi GEÇİCİ MADDE 3 – (1) “a.tr” yapısındaki alan adlarının ilk tahsisi belgeli olarak Kurum tarafından düzenlenecek çerçevede yapılır. (2) “a.tr” yapısındaki alan adlarının ilk tahsisinde alınacak başvuru ücretleri Kurum tarafından belirlenir. (3) İlk tahsis işlemlerinde, sırasıyla, kamu kurum ve kuruluşlarına, sermayesinin yarısından fazlası kamuya ait kuruluşlara, kamu kurumu niteliğinde olan meslek kuruluşlarına, kamuya yararlı dernekler ve vakıflar ile işçi ve işveren meslek kuruluşlarına öncelik verilir. Yürürlük MADDE 33 – (1) Bu Yönetmeliğin; a) 13 üncü maddesi TRABİS’in faaliyete geçmesinden üç yıl sonra, b) 14 üncü, 15 inci ve 24 üncü maddeleri ile Geçici Madde 1’i yayımı tarihinde, c) Geçici Madde 3’i TRABİS’in faaliyete geçmesinden oniki ay sonra, ç) Diğer maddeleri TRABİS’in faaliyete geçtiği tarihten itibaren yürürlüğe girer. Yürütme MADDE 34 – (1) Bu Yönetmelik hükümlerini Ulaştırma Bakanı yürütür.     KONU HAKKINDA SORUNUZ VARSA SORUN CEVAPLAYALIM
Bilişim Hukuku
By Av. Mustafa Kemal Batur / 17 Ocak 2016

İnternet Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi ve Bilişim Avukatı

İnternet Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi ve Bilişim Avukatı   Resmî Gazete Sayı : 26530 KANUN İNTERNET ORTAMINDA YAPILAN YAYINLARIN DÜZENLENMESİ VE BU YAYINLAR YOLUYLA İŞLENEN SUÇLARLA MÜCADELE EDİLMESİ HAKKINDA KANUN Kanun No. 5651 Kabul Tarihi : 4/5/2007 Amaç ve kapsam MADDE 1 – (1) Bu Kanunun amaç ve kapsamı; içerik sağlayıcı, yer sağlayıcı, erişim sağlayıcı ve toplu kullanım sağlayıcıların yükümlülük ve sorumlulukları ile internet ortamında işlenen belirli suçlarla içerik, yer ve erişim sağlayıcıları üzerinden mücadeleye ilişkin esas ve usûlleri düzenlemektir. Tanımlar MADDE 2 – (1) Bu Kanunun uygulamasında; a) Bakanlık: Ulaştırma Bakanlığını, b) Başkanlık: Kurum bünyesinde bulunan Telekomünikasyon İletişim Başkanlığını, c) Başkan: Telekomünikasyon İletişim Başkanını, ç) Bilgi: Verilerin anlam kazanmış biçimini, d) Erişim: Bir internet ortamına bağlanarak kullanım olanağı kazanılmasını, e) Erişim sağlayıcı: Kullanıcılarına internet ortamına erişim olanağı sağlayan her türlü gerçek veya tüzel kişileri, f) İçerik sağlayıcı: İnternet ortamı üzerinden kullanıcılara sunulan her türlü bilgi veya veriyi üreten, değiştiren ve sağlayan gerçek veya tüzel kişileri, g) İnternet ortamı: Haberleşme ile kişisel veya kurumsal bilgisayar sistemleri dışında kalan ve kamuya açık olan internet üzerinde oluşturulan ortamı, ğ) İnternet ortamında yapılan yayın: İnternet ortamında yer alan ve içeriğine belirsiz sayıda kişilerin ulaşabileceği verileri, h) İzleme: İnternet ortamındaki verilere etki etmeksizin bilgi ve verilerin takip edilmesini, ı) Kurum: Telekomünikasyon Kurumunu, i) Toplu kullanım sağlayıcı: Kişilere belli bir yerde ve belli bir süre internet ortamı kullanım olanağı sağlayanı, j) Trafik bilgisi: İnternet ortamında gerçekleştirilen her türlü erişime ilişkin olarak taraflar, zaman, süre, yararlanılan hizmetin türü, aktarılan veri miktarı ve bağlantı noktaları gibi değerleri, k) Veri: Bilgisayar tarafından üzerinde işlem yapılabilen her türlü değeri, l) Yayın: İnternet ortamında yapılan yayını, m) Yer sağlayıcı: Hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten gerçek veya tüzel kişileri, ifade eder. Bilgilendirme yükümlülüğü MADDE 3 – (1) İçerik, yer ve erişim sağlayıcıları, yönetmelikle belirlenen esas ve usûller çerçevesinde tanıtıcı bilgilerini kendilerine ait internet ortamında kullanıcıların ulaşabileceği şekilde ve güncel olarak bulundurmakla yükümlüdür. (2) Yukarıdaki fıkrada belirtilen yükümlülüğü yerine getirmeyen içerik, yer veya erişim sağlayıcısına Başkanlık tarafından ikibin Yeni Türk Lirasından onbin Yeni Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir. İçerik sağlayıcının sorumluluğu MADDE 4 – (1) İçerik sağlayıcı, internet ortamında kullanıma sunduğu her türlü içerikten sorumludur. (2) İçerik sağlayıcı, bağlantı sağladığı başkasına ait içerikten sorumlu değildir. Ancak, sunuş biçiminden, bağlantı sağladığı içeriği benimsediği ve kullanıcının söz konusu içeriğe ulaşmasını amaçladığı açıkça belli ise genel hükümlere göre sorumludur. Yer sağlayıcının yükümlülükleri MADDE 5 – (1) Yer sağlayıcı, yer sağladığı içeriği kontrol etmek veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırmakla yükümlü değildir. (2) Yer sağlayıcı, yer sağladığı hukuka aykırı içerikten, ceza sorumluluğu ile ilgili hükümler saklı kalmak kaydıyla, bu Kanunun 8 inci ve 9 uncu maddelerine göre haberdar edilmesi halinde ve teknik olarak imkân bulunduğu ölçüde hukuka aykırı içeriği yayından kaldırmakla yükümlüdür. Erişim sağlayıcının yükümlülükleri MADDE 6 – (1) Erişim sağlayıcı; a) Herhangi bir kullanıcısının yayınladığı hukuka aykırı içerikten, bu Kanun hükümlerine uygun olarak haberdar edilmesi halinde ve teknik olarak engelleme imkânı bulunduğu ölçüde erişimi engellemekle, b) Sağladığı hizmetlere ilişkin, yönetmelikte belirtilen trafik bilgilerini altı aydan az ve iki yıldan fazla olmamak üzere yönetmelikte belirlenecek süre kadar saklamakla ve bu bilgilerin doğruluğunu, bütünlüğünü ve gizliliğini sağlamakla, c) Faaliyetine son vereceği tarihten en az üç ay önce durumu Kuruma, içerik sağlayıcılarına ve müşterilerine bildirmek ve trafik bilgilerine ilişkin kayıtları yönetmelikte belirtilen esas ve usûllere uygun olarak Kuruma teslim etmekle, yükümlüdür. (2) Erişim sağlayıcı, kendisi aracılığıyla erişilen bilgilerin içeriklerinin hukuka aykırı olup olmadıklarını ve sorumluluğu gerektirip gerektirmediğini kontrol etmekle yükümlü değildir. (3) Birinci fıkranın (b) ve (c) bentlerinde yer alan yükümlülüklerden birini yerine getirmeyen erişim sağlayıcısına Başkanlık tarafından onbin Yeni Türk Lirasından ellibin Yeni Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir. Toplu kullanım sağlayıcıların yükümlülükleri MADDE 7 – (1) Ticarî amaçla toplu kullanım sağlayıcılar, mahallî mülkî amirden izin belgesi almakla yükümlüdür. İzne ilişkin bilgiler otuz gün içinde mahallî mülkî amir tarafından Kuruma bildirilir. Bunların denetimi mahallî mülkî amirler tarafından yapılır. İzin belgesinin verilmesine ve denetime ilişkin esas ve usûller, yönetmelikle düzenlenir. (2) Ticarî amaçla olup olmadığına bakılmaksızın bütün toplu kullanım sağlayıcılar, konusu suç oluşturan içeriklere erişimi önleyici tedbirleri almakla yükümlüdür. (3) Birinci fıkrada belirtilen yükümlülüğe aykırı hareket eden kişiye mahallî mülkî amir tarafından üçbin Yeni Türk Lirasından onbeşbin Yeni Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir. Erişimin engellenmesi kararı ve yerine getirilmesi MADDE 8 – (1) İnternet ortamında yapılan ve içeriği aşağıdaki suçları oluşturduğu hususunda yeterli şüphe sebebi bulunan yayınlarla ilgili olarak erişimin engellenmesine karar verilir: a) 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda yer alan; 1) İntihara yönlendirme (madde 84), 2) Çocukların cinsel istismarı (madde 103, birinci fıkra), 3) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma (madde 190), 4) Sağlık için tehlikeli madde temini (madde 194), 5) Müstehcenlik (madde 226), 6) Fuhuş (madde 227), 7) Kumar oynanması için yer ve imkân sağlama (madde 228), suçları. b) 25/7/1951 tarihli ve 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunda yer alan suçlar. (2) Erişimin engellenmesi kararı, soruşturma evresinde hâkim, kovuşturma evresinde ise mahkeme tarafından verilir. Soruşturma evresinde, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısı tarafından da erişimin engellenmesine karar verilebilir. Bu durumda Cumhuriyet savcısı kararını yirmidört saat içinde hâkimin onayına sunar ve hâkim, kararını en geç yirmidört saat içinde verir. Bu süre içinde kararın onaylanmaması halinde tedbir, Cumhuriyet savcısı tarafından derhal kaldırılır. Koruma tedbiri olarak verilen erişimin engellenmesine ilişkin karara 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre itiraz edilebilir. (3) Hâkim, mahkeme veya Cumhuriyet savcısı tarafından verilen erişimin engellenmesi kararının birer örneği, gereği yapılmak üzere Başkanlığa gönderilir. (4) İçeriği birinci fıkrada belirtilen suçları oluşturan yayınların içerik veya yer sağlayıcısının yurt dışında bulunması halinde veya içerik veya yer sağlayıcısı yurt içinde bulunsa bile, içeriği birinci fıkranın (a) bendinin (2) ve (5) numaralı alt bentlerinde yazılı suçları oluşturan yayınlara ilişkin olarak erişimin engellenmesi kararı re’sen Başkanlık tarafından verilir. Bu karar, erişim sağlayıcısına bildirilerek gereğinin yerine getirilmesi istenir. (5) Erişimin engellenmesi kararının gereği, derhal ve en geç kararın bildirilmesi anından itibaren yirmidört saat içinde yerine getirilir. (6) Başkanlık tarafından verilen erişimin engellenmesi kararının konusunu oluşturan yayını yapanların kimliklerinin belirlenmesi halinde, Başkanlık tarafından, Cumhuriyet başsavcılığına suç duyurusunda bulunulur. (7) Soruşturma sonucunda kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmesi halinde, erişimin engellenmesi kararı kendiliğinden hükümsüz kalır. Bu durumda Cumhuriyet savcısı, kovuşturmaya yer olmadığı kararının bir örneğini Başkanlığa gönderir. (8) Kovuşturma evresinde beraat kararı verilmesi halinde, erişimin engellenmesi kararı kendiliğinden hükümsüz kalır. Bu durumda mahkemece beraat kararının bir örneği Başkanlığa gönderilir. (9) Konusu birinci fıkrada sayılan suçları oluşturan içeriğin yayından çıkarılması halinde; erişimin engellenmesi kararı, soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısı, kovuşturma evresinde mahkeme tarafından kaldırılır. (10) Koruma tedbiri olarak verilen erişimin engellenmesi kararının gereğini yerine getirmeyen yer veya erişim sağlayıcılarının sorumluları, fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (11) İdarî tedbir olarak verilen erişimin engellenmesi kararının yerine getirilmemesi halinde, Başkanlık tarafından erişim sağlayıcısına, onbin Yeni Türk Lirasından yüzbin Yeni Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir. İdarî para cezasının verildiği andan itibaren yirmidört saat içinde kararın yerine getirilmemesi halinde ise Başkanlığın talebi üzerine Kurum tarafından yetkilendirmenin iptaline karar verilebilir. (12) Bu Kanunda tanımlanan kabahatler dolayısıyla Başkanlık veya Kurum tarafından verilen idarî para cezalarına ilişkin kararlara karşı, 6/1/1982 tarihli ve 2577 sayılı İdarî Yargılama Usulü Kanunu hükümlerine göre kanun yoluna başvurulabilir. İçeriğin yayından çıkarılması ve cevap hakkı MADDE 9 – (1) İçerik nedeniyle hakları ihlâl edildiğini iddia eden kişi, içerik sağlayıcısına, buna ulaşamaması halinde yer sağlayıcısına başvurarak kendisine ilişkin içeriğin yayından çıkarılmasını ve yayındaki kapsamından fazla olmamak üzere hazırladığı cevabı bir hafta süreyle internet ortamında yayımlanmasını isteyebilir. İçerik veya yer sağlayıcı kendisine ulaştığı tarihten itibaren iki gün içinde, talebi yerine getirir. Bu süre zarfında talep yerine getirilmediği takdirde reddedilmiş sayılır. (2) Talebin reddedilmiş sayılması halinde, kişi onbeş gün içinde yerleşim yeri sulh ceza mahkemesine başvurarak, içeriğin yayından çıkarılmasına ve yayındaki kapsamından fazla olmamak üzere hazırladığı cevabın bir hafta süreyle internet ortamında yayımlanmasına karar verilmesini isteyebilir. Sulh ceza hâkimi bu talebi üç gün içinde duruşma yapmaksızın karara bağlar. Sulh ceza hâkiminin kararına karşı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre itiraz yoluna gidilebilir. (3) Sulh ceza hâkiminin kesinleşen kararının, birinci fıkraya göre yapılan başvuruyu yerine getirmeyen içerik veya yer sağlayıcısına tebliğinden itibaren iki gün içinde içerik yayından çıkarılarak hazırlanan cevabın yayımlanmasına başlanır. (4) Sulh ceza hâkiminin kararını bu maddede belirtilen şartlara uygun olarak ve süresinde yerine getirmeyen sorumlu kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. İçerik veya yer sağlayıcının tüzel kişi olması halinde, bu fıkra hükmü yayın sorumlusu hakkında uygulanır. İdarî yapı ve görevler MADDE 10 – (1) Kanunla verilen görevler, Kurum bünyesinde bulunan Başkanlıkça yerine getirilir. (2) Bu Kanunla ekli listedeki kadrolar ihdas edilerek Başkanlığın hizmetlerinde kullanılmak üzere 5/4/1983 tarihli ve 2813 sayılı Telsiz Kanununa ekli (II) sayılı listeye eklenmiştir. Başkanlık bünyesindeki iletişim uzmanlarına, Kurumda çalışan Telekomünikasyon Uzmanlarına uygulanan malî, sosyal hak ve yardımlara ilişkin hükümler uygulanır. İletişim Uzmanı olarak Başkanlığa atanan personelin hakları saklı kalmak kaydıyla, kariyer sistemi, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir. (3) Başkanlığa Kanunla verilen görevlere ilişkin olarak yapılacak her türlü mal veya hizmet alımları, ceza ve ihalelerden yasaklama işleri hariç, 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ile 5/1/2002 tarihli ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu hükümlerine tâbi olmaksızın Kurum bütçesinden karşılanır. (4) Kanunlarla verilen diğer yetki ve görevleri saklı kalmak kaydıyla, Başkanlığın bu Kanun kapsamındaki görev ve yetkileri şunlardır: a) Bakanlık, kolluk kuvvetleri, ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile içerik, yer ve erişim sağlayıcılar ve ilgili sivil toplum kuruluşları arasında koordinasyon oluşturarak internet ortamında yapılan ve bu Kanun kapsamına giren suçları oluşturan içeriğe sahip faaliyet ve yayınları önlemeye yönelik çalışmalar yapmak, bu amaçla, gerektiğinde, her türlü giderleri yönetmelikle belirlenecek esas ve usûller dahilinde Kurumca karşılanacak çalışma kurulları oluşturmak. b) İnternet ortamında yapılan yayınların içeriklerini izleyerek, bu Kanun kapsamına giren suçların işlendiğinin tespiti halinde, bu yayınlara erişimin engellenmesine yönelik olarak bu Kanunda öngörülen gerekli tedbirleri almak. c) İnternet ortamında yapılan yayınların içeriklerinin izlenmesinin hangi seviye, zaman ve şekilde yapılacağını belirlemek. ç) Kurum tarafından işletmecilerin yetkilendirilmeleri ile mülkî idare amirlerince ticarî amaçlı toplu kullanım sağlayıcılara verilecek izin belgelerinde filtreleme ve bloke etmede kullanılacak sistemlere ve yapılacak düzenlemelere yönelik esas ve usûlleri belirlemek. d) İnternet ortamındaki yayınların izlenmesi suretiyle bu Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasında sayılan suçların işlenmesini önlemek için izleme ve bilgi ihbar merkezi dahil, gerekli her türlü teknik altyapıyı kurmak veya kurdurmak, bu altyapıyı işletmek veya işletilmesini sağlamak. e) İnternet ortamında herkese açık çeşitli servislerde yapılacak filtreleme, perdeleme ve izleme esaslarına göre donanım üretilmesi veya yazılım yapılmasına ilişkin asgari kriterleri belirlemek. f) Bilişim ve internet alanındaki uluslararası kurum ve kuruluşlarla işbirliği ve koordinasyonu sağlamak. g) Bu Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasında sayılan suçların, internet ortamında işlenmesini konu alan her türlü temsili görüntü, yazı veya sesleri içeren ürünlerin tanıtımı, ülkeye sokulması, bulundurulması, kiraya verilmesi veya satışının önlenmesini teminen yetkili ve görevli kolluk kuvvetleri ile soruşturma mercilerine, teknik imkânları dahilinde gereken her türlü yardımda bulunmak ve koordinasyonu sağlamak. (5) Başkanlık; Bakanlık tarafından 3348 sayılı Ulaştırma Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun ek 1 inci maddesi uyarınca, Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, çocuk, kadın ve aileden sorumlu Devlet Bakanlığı ile Kurum ve ihtiyaç duyulan diğer bakanlık, kamu kurum ve kuruluşları ile internet servis sağlayıcıları ve ilgili sivil toplum kuruluşları arasından seçilecek bir temsilcinin katılımı suretiyle teşkil edilecek İnternet Kurulu ile gerekli işbirliği ve koordinasyonu sağlar; bu Kurulca izleme, filtreleme ve engelleme yapılacak içeriği haiz yayınların tespiti ve benzeri konularda yapılacak öneriler ile ilgili gerekli her türlü tedbir veya kararları alır. Yönetmelikler MADDE 11 – (1) Bu Kanunun uygulanmasına ilişkin esas ve usûller, Adalet, İçişleri ve Ulaştırma bakanlıklarının görüşleri alınarak Başbakanlık tarafından çıkarılacak yönetmeliklerle düzenlenir. Bu yönetmelikler, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren dört ay içinde çıkarılır. (2) Yer veya erişim sağlayıcı olarak faaliyet icra etmek isteyen kişilere, telekomünikasyon yoluyla iletişim konusunda yetkilendirme belgesi olup olmadığına bakılmaksızın, yer veya erişim sağlayıcı olarak faaliyet icra etmesi amacıyla yetkilendirme belgesi verilmesine ilişkin esas ve usûller, Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir. Bu yönetmelik, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren beş ay içinde çıkarılır. İlgili kanunlarda yapılan değişiklikler MADDE 12 – (1) 4/2/1924 tarihli ve 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanununun 2 nci maddesinin (f) bendine aşağıdaki cümle eklenmiştir. “Bu idarî para cezalarına ilişkin kararlara karşı, 6/1/1982 tarihli ve 2577 sayılı İdarî Yargılama Usulü Kanunu hükümlerine göre kanun yoluna başvurulabilir.” (2) 4/7/1934 tarihli ve 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanununun ek 7 nci maddesinin onuncu fıkrasının birinci cümlesinde yer alan “belirtilen” ibaresinden sonra gelmek üzere “telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişime ilişkin” ibaresi eklenmiş, ikinci cümlesi “Oluşturulan bu Başkanlık bir başkan ile daire başkanlıklarından oluşur.” şeklinde değiştirilmiştir. (3) 5/4/1983 tarihli ve 2813 sayılı Telsiz Kanununun 5 inci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “Kurulca belirlenecek esas ve usûller çerçevesinde, 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 22 nci maddesinde belirtilen doğrudan temin usûlüyle serbest avukatlar veya avukatlık ortaklıklarıyla avukat sözleşmeleri akdedilebilir.” (4) 1/11/1983 tarihli ve 2937 sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanununun 6 ncı maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesi “4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 135 inci maddesinin altıncı fıkrasının (a) bendinin (14) numaralı alt bendi kapsamında yapılacak dinlemeler de bu merkez üzerinden yapılır.” şeklinde değiştirilmiş; dördüncü fıkrasında yer alan “Ancak” ibaresinden sonra gelmek üzere “casusluk faaliyetlerinin tespiti ve” ibaresi eklenmiş; altıncı fıkrasının üçüncü cümlesinde geçen “Bu madde” ibaresi “Bu fıkra” olarak değiştirilmiştir. GEÇİCİ MADDE 1 – (1) Başkanlığın kuruluştaki hizmet binasının yapımı, ceza ve ihalelerden yasaklama işleri hariç, Kamu İhale Kanunu ve Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu hükümlerine tâbi olmaksızın Kurum bütçesinden karşılanır. (2) Halen faaliyet icra eden ticarî amaçla toplu kullanım sağlayıcılar, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde 7 nci maddeye göre alınması gereken izin belgesini temin etmekle yükümlüdürler. (3) Halen yer veya erişim sağlayıcı olarak faaliyet icra eden kişilere, Kurum tarafından, telekomünikasyon yoluyla iletişim konusunda yetkilendirme belgesi olup olmadığına bakılmaksızın, yer veya erişim sağlayıcı olarak faaliyet icra etmesi amacıyla bir yetkilendirme belgesi düzenlenir. Yürürlük MADDE 13 – (1) Bu Kanunun; a) 3 üncü ve 8 inci maddeleri, yayımı tarihinden altı ay sonra, b) Diğer maddeleri yayımı tarihinde, yürürlüğe girer. Yürütme MADDE 14 – (1) Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. 22/5/2007
Bilişim Hukuku
By Av. Mustafa Kemal Batur / 17 Ocak 2016

Online itibar ve internetten haber kaldırmak

Son dönemlerde çok kişi ” online itibar yönetimi ”  hakkında bize ulaşmakta. Peki online itibar nedir? iade-i itibar nedir? Günümüzün dijital dünyası olarak adlandırdığımız “internet”, faydalarının yanında bir çok sıkıntıyı da beraberinde getirmiştir. Konuyu Google CEO’su Eric Schmidt şu sözleriyle açıklamıştı, “Bir gün genç insanlar, belli bir yaşa geldiklerinde kendilerini utanç verici online geçmişlerinden uzaklaştırmak için isimlerini değiştirebilirler.” Çok da doğru bir cümle kurmuştu, ancak o tarihlerde birçoğumuz bu sözlerin ne demek olduğunu pekte anlamamıştık. Şimdilerde ise arama motorlarına adımızı yazdığımızda çıkan sonuçların tıpkı GBT sorgumuz gibi bir çok bilgiyi önümüze serdiğini görüyoruz. Peki bu bilgiler doğru mu? Bu bilgiler doğru da olsa yanlışta olsa insanlar rahatlıkla hakkınızda ki bu yazılara ulaşabiliyorlar ve olumsuz bir çok etkiye neden olmakta. Doğru veya yanlış çıkan bu haberler, yorumlar ve çeşitli yazılar hayatın her aşamasında karşımıza çıkabiliyor. Bize ulaşanlar arasında; -iş başvurusu yaptım ama hakkımda arama motorlarında çıkan bilgiler nedeniyle reddedildi -kişilik haklarım ihlal ediliyor, özel resimlerim yayınlanmış -şirketimiz hakkında yalan yanlış haberler yapılmış gibi çeşitli şikayetler mevcut. Özellikle de tanınmış kişiler, sanatçılar ve şirketler haklarında çıkan haberler nedeniyle bize ulaşılmakta. Biz hukuk büromuz olarak arama motorları, forum sitelerinde geçen yazılar veya sözlük sitelerinde yapılan yorumlar için çeşitli çalışmalar yapıyoruz ve online itibarınızı hukuki yollardan kısa sürede geri kazandırıyoruz. Hukuk büromuza ulaşan bu tür şikayetleri öncelikle bir ön değerlendirmeden geçiriyoruz ve neler yapılması gerektiğini, neler yapabileceğimizi hesaplıyoruz. Ardından karşımıza çıkan seçenek yolları tekrar inceleyip hangisinin bizim için daha uygun olduğunu müvekkilimiz ile görüşerek belirliyoruz. Bu sürecin ardından uzman ekibimiz, hakkınızda çıkan haberleri, yapılan yorumları, istenmeyen bilgi, belge ve resimlerinizi kaldırtıp ihlal edilen haklarınız nedeniyle tazminat ve cezalandırılması yoluna gidebiliyoruz. Ayrıca müvekkilerimize ileride çıkacak bu gibi yeni tehlikelere karşıda koruma sağlıyoruz. Av. Mustafa Kemal Batur
Bilişim Hukuku
By Av. Mustafa Kemal Batur / 17 Ocak 2016

İstenmeyen Reklam İçerikli Mesajlar Suç Duyurusu Tadım Pizza Ankara

İstenmeyen smsler, izinsiz verilerinizin kaydedilmesi ve kullanılması.

Ankara da kurulu bulunan Tadım Pizza adında ki firmadan tarafıma haftanın neredeyse her günü gönderilen ve çok kez bu mesajları istemediğimi belirtmeme rağmen aralıksız olarak gönderilmeye devam edilen mesajları sonucu firma hakkında suç duyurusunda bulunuldu. Reklam içerikli mesajlar kişiler adına kayıtlı olan GSM numaralarından gönderilmekte ve şirket adına kayıtlı olmayan GSM numaraları ile gönderilen bu yöntem ile vergi kaçakçılığı suçu da işlenmekte.  

ANKARA CUMHURİYET 

BAŞSAVCILIĞINA

                                                                       26/03/2013

 MÜŞTEKİ:    Mustafa Kemal Batur Adres:           Atatürk Bulvarı. Merkez İşhanı 46/80 Sıhhiye Ankara Telefon:        0532 6277473   ŞÜPHELİ:     Sıfıraltı Gıda Turizm ve İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. ( Tadım Pizza, TadımPizza )  5343437549,  +8505001155, 5434084984, 5398869773, 5427942486 Adres: Beştepeler Mah. Nergiz Sokak Via Tower İş Mrk.No:7 Kat:19 Daire:45 Söğütözü / Ankara Telefon: 0312 219 0444 SUÇ:         Vergi kaçakçılığı, kişisel bilgilerin izinsiz paylaşımı, kişisel verilerin kaydedilmesi ve verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme ve verme.   SON SUÇ TARİHİ: 18/03/2013   AÇIKLAMALAR: 1- Şahsıma ait olan Turkcell İletişim Hizmetleri A.Ş. işletmesinde bulunan 53********* numaralı hattım, bir grup pazarlamacı şahıslar tarafından çeşitli tarihlerde ve son olarak 18/03/2013 tarihinde farklı bireysel cep telefonu hatlarından gönderilen reklam mesajları ile sürekli taciz edilmektedir.   2- Bu şahıslar yüzlerce, belki de binlerce insanın cep telefonu numarasını, bu insanların hiçbir bilgisi ve izni olmadan bir şekilde temin edip veritabanı oluşturmaktadır. Kendilerinin adına veya yakınlarının adına onlarca bireysel cep telefonu hattı alarak bu hatlara, sadece BİREYSEL KULLANIM İÇİN SUNULAN kampanyalı kısa mesaj paketleri satın almakta, sim kartları modem aracılığı ile bilgisayara bağlayıp toplu sms gönderim yazılımı kullanarak, kaçak olarak oluşturdukları veritabanında ki numaralara anlaştıkları firmaların reklam mesajlarını toplu olarak göndermektedir. Gönderim yapan hatlar modem aracılığıyla bilgisayara bağlı olduğu için aradığımda meşgul çalmakta, karşımda muhatap bulamamaktayım. Cep telefonu operatörleri,  bireysel hatlardan gönderilen reklam mesajlarını engelleyememekte, bu hatlar hakkında inceleme yapmak için savcılık talebi istemektedir. Bu şahısların, belirttiğim hatlar dışında da çok sayıda hattı bulunup, aynı amaçla kullandıkları açıktır ve telefon numaram, oluşturulan veritabanına kaydedildiği için farklı hatlardan mesajlar gelmeye devam etmektedir. Sadece şahsım değil, oluşturulan veritabanında telefon numarası bulunan herkes bu şahıslar tarafından taciz edilmektedir. 3- Bireysel hatların ticari amaçla kullanımı, 5809 Sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 60/4 maddesine açıkça aykırıdır. Ticari amaçlı toplu kısa mesaj gönderimi, sadece Bilgi Teknolojileri Kurumu’ndan lisans alıp operatörler ile ara bağlantı anlaşması yapan firmalar tarafından yapılabilmektedir. Ayrıca bu firmalar, müşterilerine fatura kesip devlete KDV ve ÖİV ödemekle yükümlüdür. Yasal olarak gönderilen toplu mesajlar, kullanıcının işletmeci operatörüne talebi ile engellenebilmektedir. Şüpheli şahıslar, ticari amaçlı toplu kısa mesaj gönderimini bireysel hatlar aracılığıyla yaptığından dolayı VERGİ KAÇIRMAKTADIRLAR.   4-TCK MADDE 136. –  (1) Kişisel verileri, hukuka aykırı olarak bir başkasına veren, yayan veya ele geçiren kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” demektedir. Yine bu kişiler insanların şahsi numaralarını ve çeşitli bilgilerini arşivleyip veritabanı oluşturmaktadırlar.   5- TCK MADDE 135.Kişisel verilerin kaydedilmesi. (1) Hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydeden kimseye altı aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir.   6- İstenmeyen ve engelleme şansım da bulunmadığı bu mesajlar günün her saati gönderilmektedir. Taraflarına önce telefon ile 2-3 defa daha sonra da yazılı olarak fax ile artık mesaj istemediğimi belirtsem de firma hiçbir ikaza uymamış ve tüm anlatılanları aynı şekilde sürdürmekten çekinmemiştir.   SONUÇ VE İSTEM: Yukarıda kısaca açıklandığı üzere şüpheliler hakkında kamu davası açılmasına ve cezalandırılmasının sağlanmasına karar verilmesini saygıyla talep ederim. 26/03/2013   DELİLLER: Cep telefonu kısa mesaj kayıtları. HUKUKİ NEDENLER: 5809 Sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu, TCK. md. ve ilgili mevzuat.  

 Reklam İçerikli Mesajlardan Birkaçı 

Bilişim Hukuku
By Av. Mustafa Kemal Batur / 17 Ocak 2016

Erişim Sağlayıcıları Birliği – Kuruluşu ve Tüzüğü

  İnternet Erişim Sağlayıcıları Birliği için yapılan çalışmalar sonucu Telkoder ile hazırlanan tüzüğe destek sağladığımız firmalar adına gerekli incelemeler yapılmış olup, onay için süreç tamamlanmıştır. Firmanız adına tüzüğe onay vermeniz için gerekli aşamalara aşağıda bulunan linkten ulaşabilirsiniz. http://www.telkoder.org.tr/ESB_Tuzuk.html NOT: Bu hafta içerisinde BTK ‘ya başvuru yapılması planlanmaktadır.   21.04.2013 ————————————————————————-         5651 sayılı Kanuna torba yasa ile getirilen Türkiye Erişim Sağlayıcıları Birliği için gerekli çalışmalar başladı.     Hukuk Ofisimiz olarak destek sağladığımız internet servis sağlayıcılarınında katılımıyla Bilgi Teknolojileri Kurumu ile bir toplantımız gerçekleşti. Toplantıda BTK ‘nın, tüzüğün hazırlanması ve birliğin kurulmasında aktif rol almayacağı açıklandı. Toplantıda 5 büyükler ile, diğer ISS firmalarının haricinde toplantı yapıldığı da toplantı başkanı tarafından açıklandı. Bu aşamada büyüklerin daha etkin rol alacağı görüşü yayıldı ancak BTK yetkilileri böyle bir durum olmayacağını açıkladılar. Bu aşamadan sonra İnternet Erişim Sağlayıcıları Birliğinin kuruluş aşaması için gerekli hazırlıklara başlamış bulunuyoruz.   Hukuk ofisimiz olarak konu hakkında yapacağımız çalışmaları bu sayfadan paylaşacağız.        İnternet Erişim Sağlayıcıları Birliği için 5651 sayılı yasaya eklenen madde MADDE 6/A- (1) Bu Kanunun 8 inci maddesi kapsamı dışındaki erişimin engellenmesi kararlarının uygulanmasını sağlamak üzere Erişim Sağlayıcıları Birliği kurulmuştur. (2) Birlik özel hukuk tüzel kişiliğine haizdir. Birliğin merkezi Ankara’dır. (3) Birliğin çalışma usul ve esasları Kurum tarafından onaylanacak Tüzükle belirlenir. Tüzük değişiklikleri de Kurumun onayına tabidir. (4) Birlik, Tüzüğünün Kurum tarafından incelenerek uygun bulunmasını müteakip faaliyete başlar. (5) Birlik, 5.11.2008 tarihli ve 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu kapsamında yetkilendirilen tüm internet servis sağlayıcıları ile internet erişim hizmeti veren diğer işletmecilerin katılmasıyla oluşan ve koordinasyonu sağlayan bir kuruluştur. (6) Bu Kanunun 8. maddesi kapsamı dışındaki erişimin engellenmesi kararları erişim sağlayıcılar tarafından yerine getirilir. Kararların uygulanması amacıyla gerekli her türlü donanım ve yazılım erişim sağlayıcıların kendileri tarafından sağlanır. (7) Bu Kanunun 8. maddesi kapsamı dışındaki erişimin engellenmesi kararları gereği için Birliğe gönderilir. Bu kapsamda Birliğe yapılan tebligat erişim sağlayıcılara yapılmış sayılır. (8) Birlik, kendisine gönderilen mevzuata uygun olmadığını düşündüğü kararlara itiraz edebilir. (9) Birliğin gelirleri, üyeleri tarafından ödenecek ücretlerden oluşur. Alınacak ücretler, Birliğin giderlerini karşılayacak miktarda belirlenir. Bir üyenin ödeyeceği ücret, üyelerin tamamının net satış tutarı toplamı içindeki o üyenin net satışı oranında belirlenir. Üyelerin ödeme dönemleri, yeni katılan üyelerin ne zamandan itibaren ödemeye başlayacağı ve ödemelere ilişkin diğer hususlar birlik tüzüğünde belirlenir. Süresinde ödenmeyen ücretler Birlikçe kanuni faizi ile birlikte tahsil edilir. (10) Birliğe üye olmayan internet servis sağlayıcıları faaliyette bulunamaz.”