MArka Hükümsüzlüğü nedir ve Marka Davaları

 
Marka hükümsüzlük davaları, ilgili markada kanunda öngörülen mutlak ve nispi ret 
nedenlerinden biri veya birkaçı mevcut olmasına rağmen tescili gerçekleşmiş olduğu 
durumlarda gündeme gelmektedir. Bir başka deyişle, markanın tescil   edilme   sürecinde 
halihazırda   var   olan mutlak veya nispi ret sebeplerinden biri veya birkaçı için açılan bir dava 
türüdür. Bu vesileyle, hükümsüzlük davalarının nitelikleri gereği geçmişe etkili sonuç 
doğuracaklarını söylemek isabetli olacaktır. Hükümsüzlük kararı markanın kapsadığı tüm 
mal ve hizmetler için verileceği gibi aynı zamanda söz konusu mal ve hizmetlerin bir kısmı 
için de hükümsüzlük kararının verilmesi mümkündür. 
 
Markaların hükümsüzlük davaları, Sınai Mülkiyet Kanunu (SMK) m.25’te düzenlenmiş olup 
bu madde uyarınca menfaati olan herkes bu davayı uyuşmazlık konusu markanın sahibi ya da 
onun hukuki halefleri aleyhine açabilecektir. Bu davalarda yetkili mahkeme, davalının 
yerleşim yeri mahkemesidir.  
 
İlgili maddenin devamında, istisnai bazı hallerde ret sebeplerinin mevcudiyetinin markanın 
hükümsüzlüğüne sebebiyet vermeyeceği düzenlenmiştir. SMK m. 25, fıkra 4, 6 ve 7’de 
düzenlenen bu istisnai hallerin açıklanması yerinde olacaktır: 
 
SMK   m.   25/f.4: Bu fıkra uyarınca uyuşmazlık konusu marka, 5. maddenin 1. fıkrasının b, 
c ve d bentlerine aykırı olarak tescil edilmiş olsa da eğer hükümsüzlük talebinden önce 
tescil edildiği mal ve hizmetler bakımından ayırt edicilik kazanmış ise artık ilgili 
markanın hükümsüzlüğüne karar verilmeyecektir. 
 
Bakınız: Yargıtay 11. HD. 2020/6257 E., 2021/3968 K. 22.04.2021 Ta. Kararı 
 
Davacı vekili, davacı tarafından “BİREY” markasının ticaret unvanı olarak tescil 
edildiği yıldan beri aralıksız olarak kullanıldığını, davacı adına 16. ve 41. sınıflarda 
tescilli “BİREY” ibareli markaları bulunduğunu, davalının 2007/39427 sayılı “B.B.D 
BİNGÖLBİREYDERSANELERİ” ibareli markasının davacıya ait “BİREY” ibareli 
markalar ve ticaret unvanı ile iltibas yarattığını, davacının maddi ve manevi zarara 
uğramasına neden olduğunu ileri sürerek davalı adına TPMK’da tescilli 2007/39427 
sayılı “B.B.D BİNGÖLBİREYDERSANELERİ” ibareli markanın   hükümsüzlüğü   ile 
sicilden   terkinine   karar   verilmesini   istemiştir. 
 
Davalı vekili, davalının   2005   yılından   itibaren   “Özel   Bingöl   Birey   Dersanesi   ismini 
aktif   olarak   kullandığını, MEB’den dersane açma ruhsatı aldığını, 2007 yılından sonra 
“B.B.D Bingölbireydersaneleri ismini tescil ettirdiğini ve halen kullandığını, davanın 
kötü niyetli açıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece 
bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya 
kapsamına göre, davaya konu markaların uzun yıllar birlikte ve bir arada 
karıştırılmadan kullanılmış olması dolayısıyla hükümsüzlüğü talep edilen davalı 
markasının, davacı   markasından   bağımsızlaşarak   ayırdedicilik   kazanmış   olduğu, ayrıca