İkinci El Araç Satışı ve Galeri ile Eksperin Sorumluluğu

İkinci el motorlu araç satış pazarının ülkemizde oldukça yaygın olması ve bu satışların sonuçlarında alıcı ve satıcı arasında birçok hukuki ihtilaf çıkmaktadır. Alıcı ile satıcı arasında ki hukuki sürecin nasıl yürüyeceği ise en merak edilen konuların başında gelmektedir.

Öncelikle, ikinci el motorlu araç alım ve satımında, satıcının bu işle iştigalinin ticari olup olmaması alıcının haklarının Borçlar Hukuku veya Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun yönünden irdelenmesine sebebiyet verecektir. Nitekim, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işleminin korunması amacıyla tüketiciye yönelik uygulamaları kapsayarak, satıcının ticari ve mesleki gaye ile gerçekleştirmiş eylemleri cihetinde alıcının tüketici olduğu kabul edilecektir. Diğer yandan, satıcının ticari ve mesleki gaye gütmediği durumlarda ise ihtilaf Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca çözümlenecektir. İkinci El Motorlu taşıtların ticaretine dair 30331 Sayılı Yönetmelik düzenlenmiş olup, tacirler arasındaki ikinci el satışı bu yönetmelik kapsamında bırakılmıştır. 

Uygulamada birçok tüketici aracın ekspertiz incelemesini talep etmekle birlikte günümüz itibari ile ticaret ile iştigal etmeyen şahıslar için bu hususun zorunluluk teşkil etmemesi sebebiyle ekspertiz incelemesi yapılmaksızın da araç satın alınabilmektedir. Ancak, ikinci el araç satışına ilişkin İkinci El Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti Hakkında Yönetmelik uyarınca ikinci el motorlu kara taşıtlarının ticareti ile iştigal eden, tacir, esnaf ve sanatkârlar için aracın satışının gerçekleştirilmesi için ekspertiz raporunun alınması zaruri kılınmıştır.

1 Nisan 2019 tarihinde yürürlüğe giren uygulama uyarınca, işbu tarihten itibaren yapılacak satış işlemlerinden önce TSE (Türk Standartları Enstitüsü) hizmet yeterlilik belgesine haiz firmalardan araç nezdinde eksper raporu alması gerekmektedir.

Ekspertiz raporu

MADDE 14 – (1) (Değişik: RG-8/9/2018-30529) Yetki belgesine sahip işletme tarafından ikinci el otomobil veya arazi taşıtı satışından hemen önce ekspertiz raporu alınır ve raporun bir nüshası satış esnasında alıcıya teslim edilir. Ekspertiz raporunun ücreti, satış işleminin alıcıdan kaynaklanan bir nedenle gerçekleşmemesi durumunda alıcı, diğer hallerde yetki belgesine sahip işletme tarafından ödenir.

 

Nitekim, ekspertiz incelemesi yapılmış olsa dahi, ekspertiz raporunda belirtilmemiş ayıplar çıkmaktadır. İşbu ayıplara karşı alıcı, araçta meydana gelen ayıpları makul süre içerisinde satıcıya bildirme külfeti altındadır. Ekspertiz incelemesi yapılan aracın ekspertiz raporunda belirtilmemiş bir ayıp çıkması halinde ise ekspertiz şirketinin de ayrıca sorumluluğu doğacaktır. Her ne kadar ikinci el ticareti ile uğraşanlara eksper raporu alındırılması zorunlu kılınmış olsa dahi yönetmelikte,

  • 8 yaş üstü ve 160.000 km üzerindeki araçlar için ekspertiz raporunun alındırılması zorunluluğu şart kılınmamıştır.

Yönetmelik kapsamında alınması zaruri ekspertiz raporunda taşıtın motor, şanzıman, tork konvektörü, diferansiyel ve elektrik sistemi için herhangi bir arıza veyahut sorun olduğu yazılmamış ise de galerinin sorumluluğubu tür sorunlar yönetmelikte garanti kapsamına alınarak ayıplı kabul edilmektedir. Bu sebeple, satış tarihinden itibaren 3 ay veya 5.000 km’ye kadar bu tür ayıplar garanti kapsamında olup, azami 30 gün içinde işletme tarafından giderilmek zorundadır. Garanti süresi bittikten sonra meydana gelen arızılar için, alıcı işletmeye arızayı makul süre içerisinde bildirerek, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda belirtili seçimlik haklarından yararlanabilecektir.

Yönetmeliğin 14. maddesinin 5. fıkrasında ekspertiz raporunu düzenleyen kişilerin taşıtın gerçek durumunun yansıtılmamasından dolayı meydana gelecek durumlarda sorumlu olduğunu belirtmesi eksper firmalarının hukuki ve cezai durumlarını meydana getirmektedir. Bu sebeple, tüketici ekspertiz raporunda arıza belirtilmemiş olmasına karşın esasen taşıtta arızanın olması durumlarında işletmeye yöneltilecek seçimlik hakları dışında ayrıca ekspertiz firmaya zararın giderilmesi talebinde bulunabilecek olup, nitelikli dolandırıcılıktan ötürü de suç duyurusunda bulunabileceği kuşkusuzdur.

Nitekim gizli ayıplar haricinde, satış tarihinde ekspertiz raporunda belirtilen arıza ve hasarlar, aracın olağan kullanımı veya hatalı kullanımı sebebiyle meydana gelen kayışlar vb. haller, bakım ve muayene yapılmadığı gerekçesiyle meydana gelen hasarlardan ötürü satıcının sorumluluğu meydana gelmeyecek olup bu tür arıza ve hasarların yönetmelik kapsamı dışında bırakıldığı kararlaştırılmıştır. 

 

Peki Galerinin Sorumluluğunda Olan Gizli Ayıp Halinde Tüketicinin Seçimlik Hakları Nelerdir?

Ayıbın garanti kapsamı süresi bittikten sonra ortaya çıkmış olması halinde tüketici satıcıya yazılı veya şifahi yol ile bildirimde bulunarak, kanunda belirtilen seçimlik haklarından yararlanabilir. Dolayısıyla, tüketici dilerse, 

  1. Aracın Ücretsiz Onarımı
  2. Ayıp Oranında Bedel İndirimi İsteme
  3. Aracın Değiştirilmesini
  4. Aracın iadesi ile Sözleşmeden Dönme haklarından birini kullanabilir. Kullanılan tercihin satıcı tarafından yerine getirilmesi zorunludur. 

Tüketici, seçimlik ayıbı ve seçimlik hakkını satıcıya bildirmesine rağmen, satıcı bu yükümlülüğü yerine getirmezse genel mahkemelerde dava ikame edilebilecektir. 

 

Av. Tuğçe Aslan